Yeni doğum yapan kadın memurun yarı zamanlı çalışması önünde engel kalmadı
Yeni doğum yapan kadın memurun yarı zamanlı çalışması için başvuru yapan ancak kurumu tarafından başvurusu reddedilen memurlara müjdeli haber.
Editör: adalet.tv
16 Ocak 2024 - 13:44 - Güncelleme: 16 Ocak 2024 - 13:54
Yeni doğum yapan kadın memurun yarı zamanlı çalışması önünde hiçbir engel kalmadı. Kadın memurların bu talepleri görev yaptıkları kurumlar tarafından kabul görmüyordu.
Adalet Sen'in başlatmış olduğu hukuk mücadelesi İdare Mahkemesinde memurların lehine sonuçlandı.
Adalet Sen yönetimi kazanmış oldukları hukuk mücadelesi ile kadın memurların anne olduktan sonraki önlerindeki en büyük engeli ortadan kaldırmış oldu.
EMSAL KARAR METNİ:
X Adliyesinde sözleşmeli zabıt katibi olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun “Doğum Sonrası Yarım Zamanlı Çalışma” başlıklı Ek-43. maddesi uyarınca yarım zamanlı olarak çalışma talebiyle 20 Aralık 2022 tarihinde yaptığı başvurunun reddine ilişkin 04 Ocak 2023 tarihli ve 277 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakkından yararlanmaya ilişkin usul ve esaslara 657 sayılı Kanun'un 43. ek maddesinde yer verildiği,
10 Şubat 2016 tarihinde yürürlüğe girmiş olan mevzuatta; söz konusu hakkın kimler tarafından ne şekilde kullanılacağı, mali haklar ile sosyal yardımlara ilişkin ödemelerin ne şekilde yapılacağı, derece yükselmesi ile kademe ilerlemesinin ne şekilde uygulanacağı ve bu hakkın kullanımına ilişkin çalışma saatlerinin ne şekilde belirleneceği hususlarının Anayasa'nın 128. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kanunda ayrıntılı olarak düzenlendiği,
Bu haliyle anılan haktan yararlanmaya ilişkin gerekli koşulların kanunda düzenlenmiş olduğunun görüldüğü, her ne kadar anılan yasa hükmünün 2. fıkrasında; "yarım zamanlı çalışma hakkının kullanımına ilişkin usul ve esaslar ile bu haktan yararlanamayacak memurları; hizmet sınıfı, kadro unvanı, kurum veya teşkilat bazında birlikte veya ayrı belirlemeye Cumhurbaşkanı yetkilidir." hükmüne yer verilmiş ise de, yasanın uygulanmasını gerektiren ayrıntılı hususların söz konu maddenin 1. fıkrasında yer alması karşısında, bu hususun yasanın uygulanmasına engel olmadığının değerlendirildiği, öte yandan "yarı zamanlı çalışma" hakkından kimlerin yararlanacağı hususunun Kanunda açıkça belirtilmiş olduğu ve bu haktan istisnai olarak yararlanamayacak memurların belirlenmesine ilişkin idareye düzenleyici işlem yapma yetkisinin tanındığı ancak anılan yetkiye ilişkin henüz bir düzenleyici işlem de yapılmadığı, bununla birlikte mevcut yasa hükümlerine aykırı olmamak üzere bu hakkın kullanımına ilişkin usul ve esasların düzenleyici işlemlerle belirlenebileceği, dolayısıyla yasanın mevcut hali dikkate alındığında;
11 Nisan 2022 tarihinde doğum yapan davacının, kendisine kanunen tanınan "yarı zamanlı çalışma" hakkını kullanmasının önünde yasal bir engel bulunmadığı ve bu haktan yararlanmak için yasada aranan koşulları sağladığı, anlaşıldığından, "yarı zamanlı çalışma" hakkından yararlanmak için yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin Kocaeli 2. İdare Mahkemesi'nce verilen 28/04/2023 tarih ve E:2023/130, K:2023/581 sayılı karara karşı davalı idare tarafından; 657 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin B fıkrası kapsamında sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışan personele ilişkin düzenlemelerin 06 Haziran 1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının ekinde yer alan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda ye aldığı, söz konusu personele 657 sayılı Kanun'un sadece özel düzenleme bulunan hükümlerinin uygulanabileceği,
Gerek 657 sayılı Kanun'un ek 43 üncü maddesinde, gerekse bahsi geçen Esaslarda söz konusu hükmün sözleşmeli personel pozisyonlarında görev yapan personele uygulanabileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, bu sebeple sözleşmeli personelin doğum sonrası yarım zamanlı çalışma hakkından yararlanamayacağı, dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu iddialarıyla, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmes istenmektedir.
Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Üçüncü İdare Dava Dairesince işin
gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile değişik 45. maddesinin 3. fıkrasında; “Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir.
Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.” hükmü yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesi sonucunda, istinaf başvurusuna konu mahkeme kararı hukuka uygun bulunduğundan ve başvuru dilekçesinde ileri sürülen iddialar da söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden istinaf başvurusunun reddine, aşağıda dökümü yapılan 169,00-TL istinaf giderlerinin istinaf başvurusunda bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, istinaf gideri için tahsil edilen paranın kullanılmayan kısmının ilgilisine iadesine, kararın tebliği için dosyanın ait olduğu Mahkemeye gönderilmesine, 20 Eylül 2023 tarihinde oybirliğiyle 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi.
Adalet Sen'in başlatmış olduğu hukuk mücadelesi İdare Mahkemesinde memurların lehine sonuçlandı.
Adalet Sen yönetimi kazanmış oldukları hukuk mücadelesi ile kadın memurların anne olduktan sonraki önlerindeki en büyük engeli ortadan kaldırmış oldu.
EMSAL KARAR METNİ:
X Adliyesinde sözleşmeli zabıt katibi olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun “Doğum Sonrası Yarım Zamanlı Çalışma” başlıklı Ek-43. maddesi uyarınca yarım zamanlı olarak çalışma talebiyle 20 Aralık 2022 tarihinde yaptığı başvurunun reddine ilişkin 04 Ocak 2023 tarihli ve 277 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakkından yararlanmaya ilişkin usul ve esaslara 657 sayılı Kanun'un 43. ek maddesinde yer verildiği,
10 Şubat 2016 tarihinde yürürlüğe girmiş olan mevzuatta; söz konusu hakkın kimler tarafından ne şekilde kullanılacağı, mali haklar ile sosyal yardımlara ilişkin ödemelerin ne şekilde yapılacağı, derece yükselmesi ile kademe ilerlemesinin ne şekilde uygulanacağı ve bu hakkın kullanımına ilişkin çalışma saatlerinin ne şekilde belirleneceği hususlarının Anayasa'nın 128. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kanunda ayrıntılı olarak düzenlendiği,
Bu haliyle anılan haktan yararlanmaya ilişkin gerekli koşulların kanunda düzenlenmiş olduğunun görüldüğü, her ne kadar anılan yasa hükmünün 2. fıkrasında; "yarım zamanlı çalışma hakkının kullanımına ilişkin usul ve esaslar ile bu haktan yararlanamayacak memurları; hizmet sınıfı, kadro unvanı, kurum veya teşkilat bazında birlikte veya ayrı belirlemeye Cumhurbaşkanı yetkilidir." hükmüne yer verilmiş ise de, yasanın uygulanmasını gerektiren ayrıntılı hususların söz konu maddenin 1. fıkrasında yer alması karşısında, bu hususun yasanın uygulanmasına engel olmadığının değerlendirildiği, öte yandan "yarı zamanlı çalışma" hakkından kimlerin yararlanacağı hususunun Kanunda açıkça belirtilmiş olduğu ve bu haktan istisnai olarak yararlanamayacak memurların belirlenmesine ilişkin idareye düzenleyici işlem yapma yetkisinin tanındığı ancak anılan yetkiye ilişkin henüz bir düzenleyici işlem de yapılmadığı, bununla birlikte mevcut yasa hükümlerine aykırı olmamak üzere bu hakkın kullanımına ilişkin usul ve esasların düzenleyici işlemlerle belirlenebileceği, dolayısıyla yasanın mevcut hali dikkate alındığında;
11 Nisan 2022 tarihinde doğum yapan davacının, kendisine kanunen tanınan "yarı zamanlı çalışma" hakkını kullanmasının önünde yasal bir engel bulunmadığı ve bu haktan yararlanmak için yasada aranan koşulları sağladığı, anlaşıldığından, "yarı zamanlı çalışma" hakkından yararlanmak için yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin Kocaeli 2. İdare Mahkemesi'nce verilen 28/04/2023 tarih ve E:2023/130, K:2023/581 sayılı karara karşı davalı idare tarafından; 657 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin B fıkrası kapsamında sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışan personele ilişkin düzenlemelerin 06 Haziran 1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının ekinde yer alan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda ye aldığı, söz konusu personele 657 sayılı Kanun'un sadece özel düzenleme bulunan hükümlerinin uygulanabileceği,
Gerek 657 sayılı Kanun'un ek 43 üncü maddesinde, gerekse bahsi geçen Esaslarda söz konusu hükmün sözleşmeli personel pozisyonlarında görev yapan personele uygulanabileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, bu sebeple sözleşmeli personelin doğum sonrası yarım zamanlı çalışma hakkından yararlanamayacağı, dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu iddialarıyla, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmes istenmektedir.
Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Üçüncü İdare Dava Dairesince işin
gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile değişik 45. maddesinin 3. fıkrasında; “Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir.
Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.” hükmü yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesi sonucunda, istinaf başvurusuna konu mahkeme kararı hukuka uygun bulunduğundan ve başvuru dilekçesinde ileri sürülen iddialar da söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden istinaf başvurusunun reddine, aşağıda dökümü yapılan 169,00-TL istinaf giderlerinin istinaf başvurusunda bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, istinaf gideri için tahsil edilen paranın kullanılmayan kısmının ilgilisine iadesine, kararın tebliği için dosyanın ait olduğu Mahkemeye gönderilmesine, 20 Eylül 2023 tarihinde oybirliğiyle 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi.
FACEBOOK YORUMLAR