Cumhuriyet savcısından yargıda reform önerileri

Cumhuriyet savcısı Bülent Cansu'nun yargıda reform önerileri devam ediyor.

Cumhuriyet savcısından yargıda reform önerileri
Editör: adalet.tv
05 Ağustos 2023 - 11:48 - Güncelleme: 05 Ağustos 2023 - 11:52
Reklam
YARGIDA REFORM ÖNERİLERİ - BÜLENT CANSU (C. SAVCISI)

SORUŞTURMAYA İLİŞKİN HUSUSLAR: Cumhuriyet savcılarının takdir yetkileri genişletilmelidir. Diğer ülke örneklerine nazaran beraat ile sonuçlanan davaların sayısındaki fazlalık dikkate alınarak takipsizlik kararı verilmesi yönünde savcıların takdir hakları genişletilmelidir. UYAP üzerinden kolluk adliye entegrasyonu tamamlanmalıdır.

EĞİTİM KONULARI: Yargının tartışmasız en önemli sorunu kaliteli bir lisans ve hizmet içi eğitim sisteminin olmamasıdır.

“Halkını ezmeyen devlet, devletine saygılı halk oluşturmak için Şeyh Edebali’nin 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' felsefesi benimsenmeli, vatandaşın hakkına, hukukuna saygılı hukuk insanları yetiştirilmelidir.”

Kötü kanunların bile iyi uygulayıcılar sayesinde adil çözümler getirebileceğinden yargıçların niteliğinin artırılması sorunların çözümünde etkili olacaktır. Hukuka saygılı devlet, hukukçu yetiştirmeye önem veren devlettir.

Yargıtay Başkanı Sayın İsmail Rüştü Cirit, 2018-2019 yılı Adli Yılı Açılış Töreninde, temel eğitim döneminde insan sevgisi, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü değerlerine bağlı, objektif, analitik düşünme ve sorgulama yeteneği bulunan bireyler yetiştirilmedikçe hukuk eğitimi ne kadar iyi verilirse verilsin, arzulanan ölçüde kaliteli hukukçuların yetişmesinin mümkün olmayacağını vurgulamıştır. Sayın Cirit aynı konuşmasında, düşünmeyen, sorgulamayan, araştırmayan ve ezbere dayalı bir temel eğitim üzerine iyi bir hukuk öğretimi inşa etmenin mümkün olmadığını; iyi hukukçular yetiştirilmedikçe hangi sistem getirilirse getirilsin başarılı sonuçlar elde edilemeyeceğini de ifade etmiştir.

“Hukuk bilimi araştırmaları, hukuk öğretimi ve hukukçu eğitimi sorunları üniversitelerin sorunları olmaktan daha çok hukuk ve yargı sistemimizin sorunları olup, çözümler bu açıdan bakılarak üretilmelidir.”

“Hukuk eğitimi ve yetkin yargıç arasında yadsınamaz bir ilişki vardır. Hukuka ve onun öğretim-eğitimi sonunda yetişen hukukçuya verilen önem, o ülkede uygulanan siyasal, hukuksal rejimin kalitesiyle doğrudan orantılıdır. Nitelikli hukukçuların, hukuk devletinde önemli görevleri vardır.”

Üniversite eğitimi boyunca öğrenciye eleştirel bir bakış açısı, araştırma metotlarına hâkim olma becerisi kazandırılması, oldukça yararlı olacaktır. Metodoloji bilgisine sahip bir hukukçu için ulusal, yabancı hukuk materyalini araştırmak, kavramak, yorumlamak ve uygulamak olağan bir faaliyetten ibaret olacaktır.

Ülkemizde hukuk eğitiminin esaslı bir reforma tabi tutulması gerekmektedir. Bu reformun temel dinamikleri ise hukuk eğitiminde metot değişikliği ve standardizasyon olmalıdır. Hukuk eğitiminde teorik ve monolog eğitim modeli terk edilerek, pratiğe yönelik ve öğrencinin katılımını artıracak bir metot değişikliği sağlanmalıdır.

Ülkemizde, 2013-2014 yılı öğretim yılında 64 hukuk fakültesinde 69 bin824 öğrenci, 2 bin 320 öğretim elemanı varken; 2022-2023 öğretim yılında 81 hukuk fakültesinde 94 bin 937 öğrenci, 3707 öğretim elemanı bulunmaktadır. Hukuk fakültelerinin ve öğrenci sayısının mutlaka azaltılması ve eğitim kalitesinin artırılması zorunludur.

Hukuk fakültesi mezunlarının hâkim ve savcı yardımcısı olabilmeleri, avukatlık stajına başlayabilmeleri için Almanya modeline benzer bir Devlet Sınavı getirilmelidir.

Hâkim ve savcı yardımcılığı döneminde Adalet Akademisindeki eğitim dışında, yüksek lisans seviyesinde akademik eğitim zorunlu olmalı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde (AİHM) makul bir süre eğitim verilmelidir.

Yargı Mensupları ile adalet çalışanlarının eğitimine ayrılan bütçenin artırılması zorunludur.

Yüz yüze ve uzaktan eğitimlerle yargı mensuplarının kaliteli ve sürekli bir eğitime tabi tutulması hayati derecede önemlidir. Şu anda yapılmakta olan eğitim çalışmalarının önemli bir kısmında eğiticilerin nitelikleri, sürenin kısalığı gibi nedenlerle arzu edilen verim alınamamaktadır.

ANAYASA MAHKEMESİNDEKİ BİREYSEL BAŞVURU DOSYALARI: AYM'ye 2022 yılında yapılan bireysel başvuru sayısı 109 bin 779, karar sayısı ise 73 bin 036’dir. Geleni karşılama oranı yüzde 67’dir. Her yıl bireysel başvuru sayısı artmaktadır. 

Anayasa Mahkemesinin yapısı, bireysel başvuruları makul sürede karşılayacak şekilde desteklenmelidir.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum