Silivri Büyük Sinekli Köy Yaşam Merkezi'nde çocuklar doğayı yaşayarak öğreniyor
- "Böcek oteli", "deneysel tarım", "kompost" ve "geri dönüşüm kütüphanesi" gibi alanlara sahip merkez, şehirde doğup büyüyen çocuklara doğayı tanıma fırsatı sunuyor - Merkezin koordinatörü Fırat Altındal: - "Günümüzde özellikle kimyasallaşan tarımın, insanlar üzerindeki olumsuz etkilerini öğrencilerimiz burada birebir görmüş oluyorlar. Kompost alanındaki doğal gübreyi görerek kimyasal gübrelerin aslında gereksiz olduğunu öğreniyorlar ve tarımsal ilaçların insan vücuduna, sağlığa zararlı olduğunu keşfediyorlar"
Milli Eğitim Bakanlığının hayata geçirdiği köy yaşam merkezleri projesiyle kullanılmayan köy okulu binaları, ihtiyaçlar doğrultusunda anaokulu, ilkokul, kurs merkezi, kütüphane ve matematik, doğa, bilim okulu gibi farklı alanlarda hizmet veren atölyelerle gençlik kampları gibi eğitsel ve sosyal etkinliklerin yapılacağı alanlara dönüştürülerek öğrencilerin ve köylerde yaşayan vatandaşların hizmetine sunuldu. Proje kapsamında Silivri'de atıl durumdaki bir köy okulu da onarımdan geçirilerek Silivri Büyük Sinekli Köy Yaşam Merkezi'ne dönüştürüldü ve merkez 2022 yılının Eylül ayında faaliyete başladı.
Merkezin faaliyetleri hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Silivri Büyük Sinekli Köy Yaşam Merkezi Koordinatörü Fırat Altındal, merkezin 7'den 70'e bütün köy halkına ve çevre okullardaki öğrencilere kendini geliştirme fırsatı verdiğini söyledi.
Altındal, "Öncelikle köy halkı için köy yaşam merkezimizin halk eğitim bölümünde kurslarımız veriliyor. Mesela burada daha öncesinde arıcılık kursu verildi. Şu anda biçki dikiş kursu veriliyor. Çocuklarımız için oyun sınıfımız var. Aynı zamanda burası bir doğa fen okulu. Doğa fen okuluna öğrencilerimiz randevu usulüyle günlük geliyorlar. Okulumuzdaki parkurlardan, doğal yaşam alanlarından yararlanıp tekrar okullarına geri dönüyorlar." bilgisini verdi.
Altındal, doğa fen okullarının şehir yaşamına sıkışmış öğrencilerin, çocukların doğayı tanıyıp öğrenebilmesine imkan sağladığını belirterek, şöyle devam etti:
"Bu okulların bir önemli özelliği de özellikle küresel ısınma ve iklim değişikliğinin günümüzde etkisini hissettirmeye başladığını çocuklara anlatmak. Okul bahçemizi gezerken de görmüşsünüzdür, ayçiçeğimiz çıktı. Bizim okul bahçesinde bu ayçiçeği çok güzel görünüyor ama bu mevsimde çıkmaması gereken bir çiçek. Mesela çocuklarımız bunu görüyorlar. Burada doğal yaşam alanında kuyumuzdan su çekiyorlar. Çektikleri suyla yine bitkilerimizi suluyorlar. Kompost alanında kompostlarını evden getirdikleri evsel atıklarla yapıyorlar. Bu da sıfır atık projemiz."
- "Büyüteçlerle böcekleri yakından inceliyorlar"
Merkezin bahçesinde kompost alanı, böcek oteli, geri dönüşüm kütüphanesi, doğal nesnelerle müzik atölyesi, zipline, çamur atölyesi, gözlemevi ve denge ipi olduğunu anlatan Altındal, gelen her grupla bu alanlarda etkinlikler yapıldığını aktardı.
Böcek otelini; böceklere bir arada yaşayabilecekleri bir yuva ortamı yaratma amacıyla ahşap taş, toprak gibi malzemeler kullanarak oluşturduklarını bildiren Altındal, merkeze gelen çocukların burada büyüteçleriyle böcekleri inceleyerek onların yaşam alanlarını yakından gözlemleme fırsatı bulduklarını dile getirdi.
Çocukların küçük yaşta ekoloji bilinci kazanmasının önemine değinen Altındal, şunları söyledi:
"Günümüzde özellikle kimyasallaşan tarımın, insanlar üzerindeki olumsuz etkilerini öğrencilerimiz burada birebir görmüş oluyorlar. Kompost alanındaki doğal gübreyi görerek kimyasal gübrelerin aslında gereksiz olduğunu öğreniyorlar ve tarımsal ilaçların insan vücuduna, sağlığa zararlı olduğunu keşfediyorlar. Daha sonrasında kimyasal ilaçlarla elde edilen etkinin, böceklerle doğal yolla da elde edilebileceğini görüyorlar. Mesela 7 noktalı uğur böceği, bitki bitlerini temizliyor. Bunu öğrencilerimiz burada büyüteçle birebir bitkilerin üzerinde gözlem fırsatı bulabiliyorlar."
- Çocuklar önce ekip biçiyor sonra ürünlerin tadına bakıyor
Merkezin bahçesinde bulunan malzemelerin yüzde 90'ının geri dönüştürülmüş olduğunu kaydeden Altındal, "Bahçede mevsimine göre ürün yetiştiriyoruz. Çocuklarımız bu ürünleri ekip bakımını yapıp sonrasında tatlarına bakabiliyorlar. Yani dalından koparıp yiyebiliyorlar. Mesela nanenin daha kokulu ve aromatik olduğunu söylüyorlar çünkü taze olarak bunu çocuklarımız burada tatmış oluyor." diye konuştu.
Altındal, merkezin 45 öğrenci ağırlayabilecek kapasiteye sahip olduğu ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı tüm okulların randevu alarak ücretsiz merkezden faydalanabileceği bilgisini paylaştı.
- "Çocuklar organik tarımın ne olduğunu yaşayarak anladı"
Öğrencileriyle birlikte merkezi ziyaret eden Silivri İlkokulu sınıf öğretmeni Ferhat Berber, atıl durumdaki bir ilkokulun çocukların ekoloji bilinci kazanacakları bir eğitim yuvası haline dönüşmesinden çok mutlu olduğunu ifade etti.
Berber, "Biz çocuklarımızla üç gündür buradayız. Birinci gün geldik, doğa yürüyüşü yaptık, ormanı gezdik, çok eğlendiler. Eğlence alanlarında oynadık. Burada, doğal ortamda organik tarımı inceledik. Hayvan ve sebze yetiştiriciliğiyle ilgili bilgiler edindik. Sınıflarda ders anlatıyoruz fakat hepsi klişe sözler oluyor ama çocuklar burada yaşayarak organik tarımın ne olduğunu, kimyasal ilacın zararlarının ne olduğunu daha iyi anladılar." görüşünü dile getirdi.
Merkezi ziyaret eden Gazi İlkokulu 2. Sınıf öğrencisi Mina Doğan, şunları anlattı:
"Yediğimiz çoğu meyve ve sebze yapay gübrelerle yetişir. Böceklerden korunması için de kimyasal ilaç sıkılır. Bu ilaç bitkiyi böcekten koruyor olabilir fakat suyla toprağın emdiği bu ilaç bitki tarafından da emiliyor. Bizler bu meyve ve sebzeleri yiyoruz ve maalesef bu ilaçlar yüzünden vücudumuzda çeşitli hastalıklar ortaya çıkıyor fakat burada kompost denilen bir bölüm var. Orada bitki atıkları bekletilerek, gübre elde ediliyor. Bu gübreler de toprağa karıştırılıp sebzelere ekiliyor. Şimdi siz diyeceksiniz ki böcekler onları yemiyor mu? Hayır, yemiyor. Çok güzel bir fikir üretmişler onun için de. Çok güzel bir böcek oteli yapmışlar. Oraya böceklerin yiyebileceği bitkisel atıkları koymuşlar. Böcekler orada karnını doyuruyor ve sebze bölümüne karışmıyorlar. Bu fikir benim çok hoşuma gitti."
Gazi İlkokulu 2. Sınıf öğrencisi Betül Sevim de "Burayı çok sevdim, yeni şeyler öğrendim. Mesela burada doğal tarım yapılıyor. Ben de bu doğal tarımı evde kendim yapmaya çalışacağım. Meyve ve sebze atıklarından kompost yapıp bahçedeki toprağa verip bitkilerin daha sağlıklı büyümesi için böyle bir kompost hazırlamayı düşünüyorum. Biz de o bitkileri yediğimizde daha sağlıklı oluruz." diye konuştu.
FACEBOOK YORUMLAR