10594,62%1,02
40,59% 0,02
46,59% -0,62
4336,48% -0,07
6950,79% -0,03
Bakan Tunç’un açıklamalarında en dikkat çeken başlıklardan biri ise infaz düzenlemesi ve bu konuda atılabilecek yeni adımlar oldu.
Yeni yargı paketlerine ilişkin hazırlıkların sürdüğünü açıklayan Tunç, 11. Yargı Paketi’nin infaz sistemiyle ilgili düzenlemeler de içerebileceğini belirtti. Özellikle uzun süren yargılamaların önüne geçmek ve cezaların daha adil uygulanmasını sağlamak adına önemli adımlar planlanıyor.
Toplumda ceza adaletine dair hassasiyetlerin dikkate alındığını vurgulayan Tunç, infaz sürelerinin yeniden ele alınabileceğini ve özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar için farklı infaz modellerinin gündeme gelebileceğini ifade etti.
Tüm bu gelişmeler ışığında, ceza infaz sisteminde yeni bir reformun kapıda olduğu görülüyor. Özellikle denetimli serbestlik sürelerinin artırılması, hasta, yaşlı ve kadın hükümlülere yönelik daha insani infaz uygulamaları ve COVID sonrası gelişen infaz pratiğinin kalıcı hale getirilmesi gibi başlıklarda yeni bir infaz düzenlemesi yapılabileceği ihtimali oldukça yüksek.
Bakan Tunç’un açıklamalarında sık sık “TBMM’nin takdiri” ifadesini kullanması, siyasi iradenin bu konuda atılacak adımları tartışmaya açık olduğunu gösteriyor. İnfaz sistemi, yalnızca cezanın uygulanma biçimi değil; aynı zamanda toplumda adalet duygusunun güçlenmesi açısından da kritik bir alan.
Yeni yargı paketiyle birlikte bu alanda da kapsamlı düzenlemelerin yapılması bekleniyor.
Bakan Tunç, “Terörsüz Türkiye” hedefinin artık bir devlet politikası haline geldiğini ve bu sürecin devamlılığı için TBMM'de bir komisyon kurulacağını açıkladı. Bu kapsamda, özellikle ceza infaz sistemine dair yeni düzenlemelerin gündeme gelebileceği sinyali verildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarını hatırlatan Tunç, terör örgütlerinin silah bırakmasının ardından infaz sisteminde daha dengeli ve adil bir yapının inşa edilebileceğini vurguladı.
Son çıkarılan 10. Yargı Paketi kapsamında, hasta tutuklu ve hükümlülere yönelik önemli değişiklikler yapıldı. Daha önce 5 yıl altı cezalarda erteleme söz konusuyken, artık bu kişilerin cezaları konutta infaz edilebiliyor. Bu değişiklik özellikle yaşlı, kadın ve çocuklu hükümlüler için uygulanabilirliği artırıyor.
Tunç’un ifadesine göre, bu düzenleme cezaevlerinin yükünü azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda insan onurunu gözeten bir yaklaşımı da beraberinde getirecek. Bu uygulamaların daha kapsamlı hale gelebilmesi için infaz yasasında yeni düzenlemelerin gündeme gelmesi bekleniyor.
COVID-19 salgını döneminde getirilen ve kamuoyunda “31 Temmuz yasası” olarak bilinen uygulama kapsamında, salgın nedeniyle cezaevlerinden izinli çıkan hükümlülere ek kolaylıklar tanınmıştı. Bu izin süresi 31 Temmuz 2023’te sona erdi. Ancak bu tarihe kadar salıverilmesine 5 yıl kalanların cezaları dışarıda, denetimli serbestlik altında infaz edilmeye devam etti.
Bakan Tunç, bu düzenlemenin bir benzerinin tekrar yapılıp yapılmayacağına ilişkin gelen sorulara “Bu, tamamen Meclis’in takdirindedir. Şu ana kadar yeni bir düzenleme yapılmadı.” diyerek açık kapı bıraktı.
Son dönemde kamuoyunda gündeme gelen “700 PKK’lı tahliye edildi” iddialarına da açıklık getiren Bakan Tunç, bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kararları doğrultusunda düzenleme yapılmadığı için mevcut hükümlülerin sadece ceza süresini tamamladıklarında tahliye edilebildiklerini söyledi.
Veysi Aktaş örneğini hatırlatan Tunç, bu kişinin cezasını tamamlamasının ardından 32 yıl sonra yasal olarak tahliye olduğunu ve herhangi bir düzenlemeden yararlanmadığını da sözlerine ekledi.