Ceza infaz kurumlarını örgüt üyeleri için
“eğitim kurumu” haline dönüştürmek isteyen terör örgütü PKK’nın önündeki en büyük engel Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumlarındaki sıkı güvenlik önlemleri.
Hayata dönüş operasyonları ile başlayan yeni sürece terör örgütlerinin müdahale çabası halen devam ediyor. Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumlarında 1 veya 3 kişilik odalarda kalan örgüt üyeleri diğer mahkumlar ile temastan uzak tutularak kontrol altında cezalarını infaz ediyorlar. Gelişmiş ülkelerin uyguladığı bu yöntem ülkemizde de başarıyla uygulanıyor.
MİLLETVEKİLLERİ DEVREDE
DEM partili bazı milletvekilleri son iki aydır Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde bulunan Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunda PKK terör örgütü üyesi olan ve müebbet hapis cezası ile yargılanan bir mahkum üzerinden sistematik bir şekilde infaz koruma başmemurunun isim bilgilerini vererek hedef göstermeye devam ediyor.
DEM partili vekiller açıklamalarında T. Ş. İsimli başmemuru alenen hedef gösteriyor.
Eli kanlı terör örgütüne mesaj niteliği taşıyan açıklamalar ile infaz koruma başmemurunun can güvenliği tehlikeye atılıyor. Mahkumun darp edildiği öne sürülse de herhangi bir darp raporu bulunmadığı buna rağmen rutin prosedür gereği infaz koruma başmemuru hakkında adli ve idari soruşturma başlatıldığı biliniyor.
SİNDİRME POLİTİKASI
Soruşturmaya müdahale etmek isteyen ve yargıyı etki altına almaya çalışan DEM partili vekiller dezenformasyon içeren bilgiler yayınlamaya, ülke genelinde terör mahkumlarının barındırıldığı Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu personelini baskı altına alma girişimlerine devam ediyor.
Terör örgütlerinin adliyede makam odasında ve adliye lojmanlarında savcı şehit ettikleri, kolluk kuvvetlerimize saldırılar düzenlendikleri 30 yıldır bilinen bir gerçek. PKK’lı teröristlerin hedef göstermeye çalıştıkları infaz ve koruma başmemurunun başına olumsuz bir durum gelmesi halinde sorumluların açıkça ortada olmasına rağmen kurumların bu konuda önlem almaması ve açıklama yapmaması ise tartışma konusu.
AMAÇLARINA ULAŞAMAYACAKLAR
Ceza infaz kurumlarını “hayata dönüş operasyonu” öncesine çevirmek isteyen terör örgütlerinin bu stratejisi memurları sindirme politikası ile destekleniyor. Ülkemiz ceza infaz kurumlarında kapasite yönünden bir yoğunluk olsa da bu yoğunluktan etkilenen tamamen adli mahkumlar, terör örgütleri ve organize suç örgütleri Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumlarında haberimizin başında da belirttiğimiz gibi 1 veya 3 kişilik koğuşlarda barındırılıyorlar.
Terör örgütlerinin amacına ulaşamayacağı kesin olarak bilinse de, kapalı ortamda zor şartlar altında görev yapan memurların psikolojik olarak yıpratılmaya çalışılması hukuk ve insan sağlığı ile bağdaşmıyor.
