10747%0,04
40,67% 0,07
47,11% -0,08
4395,50% 0,01
7037,45% 0,00
Türkiye genelinde milyonlarca memurun maaş promosyonlarıyla ilgili beklentisi artarken, kamuoyunda sıkça dile getirilen “99 bin TL barajı” neden aşılamıyor sorusu gündemdeki yerini koruyor. 2022 yılından bu yana yükselen enflasyon ve art arda yapılan memur maaş zamları sonrası, memurlar maaş promosyonlarında 150 bin TL ile 300 bin TL arasında teklifler beklerken, bankaların sunduğu teklifler çoğu zaman 99 bin TL bandında kalıyor. Peki bankalar neden yüksek promosyon vermekte isteksiz davranıyor? Bu baraj neden kırılamıyor?
Maaş promosyonları, kamu kurumlarının personel maaşlarını ödemek üzere bir banka ile anlaşması sonucunda, ilgili bankanın kuruma toplu olarak sunduğu nakit tutardır. Bu ödeme, söz konusu kurumun tüm çalışanlarına belirli bir süre için peşin olarak yapılır. Promosyon miktarı, aşağıdaki etkenlere göre belirlenmektedir:
Kurumda çalışan memur sayısı
Aylık toplam maaş ödeme hacmi
Anlaşma süresi (genellikle 3-5 yıl)
Kurumun coğrafi konumu ve ekonomik etkisi
İhaleye katılan banka sayısı ve rekabet düzeyi
Son yıllarda en yüksek promosyon rakamları özellikle büyükşehirlerde ve yüksek maaş ödemesi yapan kurumlarda görülmeye başlandı. Ancak bu rakamın 99 bin TL'de sabitlenmesi, sektörde bir eşik ya da "gizli baraj" algısı oluşturdu. Pek çok banka, bu seviyeyi aşmak istemiyor ve tekliflerini bu sınırda sabitliyor. Bu durum bazı uzmanlara göre:
Bankaların aralarında örtük bir rekabet sınırı belirlemiş olabileceğine,
Bankaların personel maliyetlerini ve kâr marjlarını koruma çabası içinde olduğuna,
Yeni dönemde bankacılık sektöründe artan faiz oranlarının ve mevduat maliyetlerinin promosyonlara yansıtıldığına işaret ediyor.
Memurların 2024 ve 2025 yıllarında aldığı zamlar ve enflasyon farklarıyla birlikte ortalama maaşlar ciddi şekilde arttı. Aile yardımı, çocuk yardımı, ek ödemeler ve ek ders ücretleriyle birlikte bazı kamu çalışanlarının aylık gelirleri 50 bin TL'yi buluyor. Bu durumda memurlar, 3 yıl vadeli bir promosyon anlaşmasında 150 bin TL ile 300 bin TL arasında teklifleri makul buluyor.
Ancak birçok ihalede bankaların teklifleri bu beklentinin oldukça altında kalıyor. Son dönemde yapılan promosyon ihalelerinde;
Bazı üniversitelerde 95-98 bin TL bandında teklifler geldi,
İl sağlık müdürlüklerinde 80-90 bin TL aralığı yoğunlaştı,
Küçük belediyelerde ise teklifler 50-70 bin TL seviyelerinde kaldı.
Bankaların düşük promosyon teklifleri vermesinin arkasında birkaç temel neden bulunuyor:
Yüksek Faiz Ortamı:
Mevduat faizlerinin yüzde 45-50 bandına dayanmasıyla birlikte, bankalar topladıkları parayı işletmekte zorlanıyor. Bu nedenle uzun vadeli ve sabit maliyetli ödemelerden kaçınma eğilimindeler.
Rekabet Azalması:
Promosyon ihalelerine katılan banka sayısının az olması, rekabeti düşürüyor. 2022’de 7-8 banka teklif verirken, 2025 itibarıyla bu sayı birçok kurumda 2-3’e düştü.
Kar Marjı Sıkıntısı:
Bankalar, memur maaş hesaplarından ciddi gelir elde edemediğini, kredi kartı ve kredi ürünlerinin kullanılmaması nedeniyle promosyon maliyetini amorti edemediklerini savunuyor.
Risk Yönetimi:
3 yıllık vadede personel hareketliliği, görev değişikliği, erken emeklilik veya kurum içi nakil gibi durumlar nedeniyle bankalar, verdiği promosyonun karşılığını tam alamayabilir. Bu da yüksek tekliflerin önünde bir engel.
Memur sendikaları ve sivil toplum kuruluşları, promosyonların güncel maaşlar üzerinden ve açık artırmalı yöntemle belirlenmesini talep ediyor. Ayrıca:
Promosyon ihalelerinin tüm bankalara açık olması,
Kurum personelinin önünde ve şeffaf şekilde gerçekleştirilmesi,
Enflasyon farkı olması durumunda promosyon tutarının güncellenmesi gibi önerilerde bulunuyor.
Uzmanlara göre, promosyon sorununun çözümü için üç adım atılmalı:
Rekabetin artırılması: Her bankanın ihaleye katılımı teşvik edilmeli. Gerekirse ihaleler e-ihale sistemiyle yapılmalı.
Kurumların bilinçlenmesi: Bazı kurumların ihale sürecinde yeterince şeffaf davranmaması, çalışanların mağduriyetine yol açabiliyor. Kurumların memur lehine hareket etmesi gerekiyor.
Yasal düzenleme: Memur promosyonları için bir alt sınır veya formül belirlenmesi, piyasa dengesini sağlayabilir. Ayrıca, emekli olan veya kurum değiştiren memurun promosyonunun orantılı olarak iade edilmesi de düzenlenmeli.
Memurların artan maaşları ve hayat pahalılığı karşısında promosyon beklentilerinin yükselmesi son derece doğaldır. Ancak promosyon tutarlarının piyasa gerçekleriyle örtüşmesi ve banka tekliflerinin makul seviyelere ulaşması, hem bankaların hem de kamu kurumlarının ortak sorumluluğudur. 99 bin TL sınırının aşılması için şeffaf, adil ve rekabetçi bir ortamın oluşturulması artık zorunluluk haline gelmiştir.