10867,25%0,08
41,69% 0,02
48,66% -0,64
5286,95% 1,49
8693,72% 1,22
Türkiye’de taşımacılığın bel kemiğini oluşturan kamyoncu esnafı, artan maliyetler karşısında ayakta durmakta zorlanıyor. Son dönemde mazot fiyatlarına yapılan zamlar, araç bakım ve servis giderlerinin katlanması, personel maaşlarındaki artış ve köprü-otoban ücretlerindeki yüksek tarifeler sektörü adeta iflasın eşiğine sürükledi.
Özellikle Osmangazi Köprüsü’nün geçiş ücretlerinin bir kamyoncunun yaptığı nakliye işinden elde ettiği kazancı aşması, sektörde büyük tepkilere yol açıyor. Esnaf, “Taşıdığımız yükten kazandığımız paranın neredeyse tamamı köprü ve otoban ücretlerine gidiyor. Bu şartlarda ayakta kalmamız mümkün değil” diyerek yaşadığı çıkmazı dile getiriyor.
Vergi ve Trafik cezalarıda da kamyon ve nakliye sektörü için büyük bir külfet haline gelmiş durumda. Vergi borcu olmayan ve trafik cezası yemeyen sektör çalışanı yok.
Nakliye sektöründe en büyük gider kalemlerinden biri olan akaryakıt fiyatlarındaki artış, kamyoncu esnafının belini büküyor. Son bir yıl içerisinde litre fiyatı katlanarak artan mazot, taşımacılığın sürdürülebilirliğini zora soktu. Bunun yanı sıra araçların rutin bakımları, yedek parça fiyatları ve servis ücretleri de döviz kurlarındaki yükselişten doğrudan etkileniyor. Bu durum, her seferde kamyoncuların zararına çalışmasına neden oluyor.
Trafik sigortası ve Kasko giderleri geçen yıla oranla %100 artış gösterdi. Bu yük taşınamaz hale geldi.
Nakliye şirketleri, sadece araç ve yakıt giderleriyle değil, personel maliyetlerindeki artışla da mücadele ediyor. Şoför maaşlarının yanı sıra sigorta primleri ve diğer sosyal haklar firmaların yükünü daha da artırıyor. Küçük ve orta ölçekli nakliye işletmeleri bu maliyetleri karşılamakta zorlandığı için iflas tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.
Türkiye’de faiz oranlarının yüksek seyretmesi, nakliye sektörünü doğrudan etkileyen bir başka sorun olarak öne çıkıyor. Yatırımların yavaşlaması, sanayi üretiminde düşüşe yol açarken, bu durum taşımacılık talebinin azalmasına sebep oluyor. Fabrikaların üretim hızının düşmesi, lojistik ve nakliye sektöründe iş hacmini küçültüyor. Böylece kamyoncular, hem yüksek maliyetle mücadele ediyor hem de iş bulmakta zorlanıyor.
Türkiye’nin dört bir yanında yük taşıyan kamyoncular, çözüm için hükümetten destek bekliyor. Vergi indirimleri, köprü ve otoban geçişlerinde nakliyecilere özel düzenleme yapılması, akaryakıt fiyatlarının kontrol altına alınması sektör temsilcilerinin en önemli talepleri arasında. Aksi halde birçok nakliye firması ve bağımsız kamyoncu esnafının iflas edeceği belirtiliyor.
Kamyoncu esnafı temsilcileri, “Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden biri lojistik ve taşımacılık sektörüdür. Eğer kamyoncular batarsa, market raflarına ürün gitmez, fabrikaların çarkı dönmez. Bizler sadece kendi kazancımız için değil, ülkenin üretim ve tüketim dengesi için de çalışıyoruz. Ancak bu şartlar altında dayanacak gücümüz kalmadı” diyerek yaşanan krizin ciddiyetini vurguluyor.
Uzmanlar, nakliye ve lojistik sektörünün çöküşe sürüklenmesi halinde gıda, sanayi ve ihracat başta olmak üzere tüm ekonomik alanlarda zincirleme sorunların ortaya çıkacağına dikkat çekiyor. Kamyoncuların artan maliyetler nedeniyle sefer yapmaktan kaçınması, tedarik zincirinde aksamaları beraberinde getirebilir.
Sonuç olarak, Türkiye’de kamyonculuk ve nakliye sektörü adeta “kan ağlıyor.” Eğer gerekli önlemler alınmazsa, önümüzdeki dönemde çok sayıda firmanın kepenk kapatması ve binlerce kişinin işsiz kalması kaçınılmaz görünüyor.