Ülkemizde son 20 yılda göreve gelen bütün Adalet Bakanları, infaz ve koruma memurları için sözler verdi; sabredin, çalışmalar devam ediyor dedi. Ancak bu verilen sözler tutulmadı, çalışmalar bir türlü bitmek bilmedi.
Kamuoyunda 7. Yargı Paketi olarak bilinen, İcra ve İflas Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun taslağında ilk defa olarak İnfaz ve Koruma Memurları ve İnfaz Koruma Başmemurlarına yönelik taslağın 46. Maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenecek kanun maddesinde;
'Ceza infaz kurumları ve Denetimli serbestlik müdürlüklerinde fiilen görev yapan infaz ve koruma başmemurları ile infaz ve koruma memurların her ay 6000 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan aylık kat sayı ile çarpımı sonucunda bulunan aylık tutarda ek ödeme yapılır. Bu ek ödeme kapalı ceza infaz kurumlarında görev yapan personele 8000 gösterge rakamı üzerinden ödenir. Ek ödeme tutarı damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabii tutulamaz. Her ne şekilde olursa olsun başka bir ödemenin hesaplanmasında dikkate alınmaz.' şeklinde olduğu,
Maddenin gerekçesinde 'Ceza İnfaz Kurumları ve Denetimli Serbestlik Müdürlüklerinde fiilen görev yapan infaz ve koruma başmemurları ve infaz koruma memurlarına çalışma koşulları ve iş yükü nazara alınarak her ay ek ödeme yapılması öngörülmektedir. Çalışma koşulları itibarıyla kapalı ceza infaz kurumlarında görev yapan personele açık ceza infaz kurumlarında görev yapanlardan daha fazla tutarda ek ödeme yapılması hüküm altına alınmıştır.' yönünde gerekçe belirtilmiştir.
Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın katıldığı tüm tv programlarında infaz ve koruma memurları tarafından yoğun soru yağmuruna tutulduğu,
'Çok beklediler, biraz daha beklesinler' bir programda
'İnfaz ve Koruma Memurlarının durumunu iyileştirmek benim boynumun borcu' yönünde açıklamaları olduğu, her programda zor görevi ifa ettiklerini defalarca dile getirdiği ancak önemli bir Bakanlık olan Adalet Bakanlığı ve bu bakanlıkta görev yapan infaz ve koruma memurlarına yönelik ciddi bir iyileştirme adımları atılamamıştır.
İnfaz koruma memurlarını ilgilendiren metin taslaktan çıkarılmasaydı şuan için kapalı ceza infaz kurumlarında 3.469 TL, açık ve denetimli serbestlikte görevli personele 2.602 TL'lik bir ek ödeme yatmış olacaktı böylelikle şuan en düşük memur maaşı alan infaz koruma memurları yaklaşık 25.000 TL'lik bir maaşa kadar yükselmiş olacaktı. Riskli ve stresli bir mesleğe verilen değer bu olmamalı, son dönemde infaz koruma memurlarına karşı yapılan saldırının sayısı artmıştır.
Ceza infaz kurumlarında göev yapan memurların özlük hakları iyileştirilmezse, nitelikli ve kalifiye görev yapacak personel bulunamayabilir ve ilerleyen yıllarda ceza infaz kurumları için büyük sorunlarıda beraberinde getirebilir.
Sürekli olarak Twitter'da gündem olmalarına, sorunları tüm siyasi partiler tarafından bilinmesine rağmen somut bir adımlar atılmadığı, gelinen bu noktada diğer ünvanlı personelin Bakanlık ve komisyon üyelerini arama ve mesaj yağmuruna tuttuğu bunun sonucunda 7. Yargı paketinden infaz koruma memurlarının iyileştirme maddesinin çıkartıldığı, İnsan Hakları Komisyonu Başkanı İhsan Yurdunuseven tarafından dile getirilmiş ayrı bir çalışma yapılacağı yönünde sözlü bir açıklama yapmıştır.
Maddi iyileştirme yerine 7445 sayılı İcra ve İflas Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 05 Nisan 2023 tarih ve 32154 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kanunun 13. Maddesi; '12 Nisan 1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun ek 1 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde yer alan “mensup personeli,” ibaresi “mensup personeli ve ceza infaz kurumu müdürü, infaz ve koruma başmemuru ve infaz ve koruma memuru unvanlı ceza infaz kurumu personeli,” şeklinde değiştirilmiştir.' böylelikle şehit ve gazi olması durumunda yakınlarının kamuda istihdam edilmesinin önü açılmıştır.
7. Yargı paketi taslağında diğer tüm mesleklere
(doktor, yargı mensupları...) gerekli iyileştirme yapılmış infaz ve koruma memurlarını ilgilendiren iyileştirme çıkartılmıştır.
Ceza infaz kurumlarında görev yapanların yıprandığı, şehit ve gazi olduğu kabul edilmişken ayrıca 4668 sayılı kanunun 15/k. maddesinde 'Ceza infaz kurumlarında çalışan kamu görevlileri' sendika üyesi olamayacaklar arasında yer alan diğer kolluk kuvvetleri ile aynı statüye konduğu, ancak özlük haklarında genel idare hizmetlerinde yer alması hukuken adil olmamaktadır.
Yıllardan beri iş yükü git gide artan, her türlü zorluğu ve geçim sıkıntısını yaşaşan infaz ve koruma memurları bu torba yasada statüleri, 3600 Ek gösterge, kurum, görev ve hizmetlerin yer aldığı vazife kanunu, özlük haklarının iyileştirmesi gibi düzenlemeler ile bu defa İNFAZ VE KORUMA MEMURLARI unutulmasın.
adalet.tv / analiz
