14229,41%0,33
42,80% 0,17
50,14% -0,07
5972,47% 0,30
9632,85% 0,24
Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK), makul sürede yargılanma hakkı kapsamında mahkeme kararlarının yeterli, anlaşılır ve yasal süreler içinde gerekçelendirilerek yazılması gerektiğine ilişkin önemli bir hatırlatma yaptı. HSK Genel Sekreterliği tarafından tüm mahkemelere gönderilen yazıda, gerekçeli kararların gecikmesinin adil yargılanma hakkını zedelediği vurgulandı.
Yazıda, kararların süresinde yazılmaması ya da gerekçenin yetersiz olması hâlinin yargılama süreçlerini uzattığı, tarafların adalet algısını ve yargıya olan güveni olumsuz etkilediği ifade edildi. Bu tür gecikmelerin, özveriyle görev yapan hâkim ve savcıların emeklerini gölgeleyebileceği gibi, devletin tazminat sorumluluğunu da gündeme getirebileceği belirtildi.
Anayasa ve uluslararası sözleşmelere vurgu
HSK yazısında, Anayasa’nın 36’ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı ile 141’inci maddede yer alan “mahkeme kararlarının gerekçeli yazılması” hükmüne dikkat çekildi. Davaların en az giderle ve mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılmasının, yalnızca hükmün verilmesiyle değil, kararın gerekçesinin de zamanında yazılmasıyla mümkün olduğu kaydedildi.
Ceza yargılamasında gerekçeli kararın, Ceza Muhakemesi Kanunu uyarınca en geç 15 gün, hukuk yargılamasında 1 ay, idari yargıda ise karar tarihinden itibaren 30 gün içinde yazılması gerektiği hatırlatıldı.
AİHM ve AYM kararları da örnek gösterildi
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6’ncı maddesine de atıf yapılan yazıda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) içtihatlarında gerekçesiz ya da geç gerekçelendirilen kararların makul sürede yargılanma hakkını ihlal ettiğinin açıkça ortaya konulduğu belirtildi. Benzer şekilde Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru kararlarında da gerekçenin geç yazılmasının hak ihlali sayıldığına dikkat çekildi.
Performans değerlendirmelerinde dikkate alınıyor
HSK, kanun yolu değerlendirme formlarında gerekçeli kararların yazım süresi ve niteliğinin hâkimlerin performans değerlendirmelerinde ölçüt olarak alındığını da hatırlattı. Bu uygulamanın, yargı bağımsızlığına zarar vermeden kalite, hız ve etkinliğin artırılmasını amaçladığı ifade edildi.
Yazının sonunda, mahkemelerde gerekçeli kararların kısa, öz, sade bir dil ve bilimsel tekniklere uygun şekilde yazılması konusunda gösterilen azami özenin sürdürülmesi istenerek, tüm hâkimlere duyurulması talep edildi.