Hakim ve Savcılar Maaş Promosyonunun İptali İçin Dava Açtı

Hâkimler ve Savcılar Derneği (HSD), Adalet Bakanlığı tarafından yürütülen 2025 yılı maaş promosyon ihalesine karşı harekete geçti. Dernek Başkanı Hâkim Mustafa Polat, yapılan açıklamada, söz konusu ihalenin ve ihale şartnamesinin Anayasal ilkelere ve yargı mensuplarının statü hukukuna aykırılığı nedeniyle hâkim ve savcılar yönünden iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi nezdinde dava açıldığını duyurdu.

“Yargı Bağımsızlığı Zedeleniyor”

Hâkim Mustafa Polat, Adalet Bakanlığı’nın 19 Eylül 2025 tarihinde sonuçlandırdığı banka maaş promosyon ihalesinin, kuvvetler ayrılığı ilkesini ve yargı bağımsızlığını ihlal ettiğini belirtti. Polat, “Adalet Bakanlığı yürütme organının bir parçasıdır. Yargı mensuplarının mali haklarına ilişkin bir pazarlığın yürütme organı tarafından yapılması, yargı bağımsızlığını zedeler. Bu durum, yargı üzerinde bir ‘nüfuz’ ya da ‘minnet’ algısı yaratma riskini taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.

“HSK’nın Yetkisi Gasp Edildi”

Polat, Anayasa’nın 159. maddesine atıfta bulunarak, hâkim ve savcıların özlük işlerinde tek yetkili merciinin Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) olduğunu vurguladı. Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Adalet Bakanlığı, HSK’nın anayasal görev alanına giren bir konuda yetki kullanmıştır. Maaş promosyonu hâkim ve savcıların mali haklarıyla doğrudan bağlantılıdır. Dolayısıyla Bakanlığın bu ihaleyi yürütmesi açık bir yetki gasbı anlamına gelmektedir.”

“Hâkim ve Savcılar Bakanlık Personeli Değildir”

Hâkim Mustafa Polat, ihale şartnamesinde yer alan “personel” tanımına da tepki gösterdi.
“Şartnamenin 2.9. maddesinde hâkim ve savcılar, 657 sayılı kanuna tabi memur ve işçilerle aynı kategoriye konulmuştur. Hâkim ve savcılar, Anayasa’da ayrı bir erk olan yargı mensuplarıdır. Onları Adalet Bakanlığı’nın ‘personeli’ olarak tanımlamak, anayasal statülerini yok saymaktır.” dedi.

“Eşit Dağıtım Adaletsizlik Yarattı”

Açıklamada, promosyon ücretinin her personel için aynı belirlenmesinin hâkim ve savcılar aleyhine adaletsiz sonuçlar doğurduğu da vurgulandı. Polat, “130 bin TL maaş alan bir hâkim veya savcıyla 60 bin TL maaş alan bir personelin aynı 99 bin 500 TL promosyonu alması hakkaniyete aykırıdır. Eşitlik, ancak eşitler arasında olur.” dedi.

Polat, önceki yıllarda (2012 ve 2017) maaşla orantılı bir dağıtım modeli benimsenerek hakkaniyet sağlandığını hatırlattı ve mevcut ihalenin bu geleneği bozduğunu belirtti.

“İhale Süreci Şeffaf Yürütülmedi”

Hâkim Mustafa Polat, promosyon ihalesi sürecinde şeffaflık eksikliği yaşandığını da ifade etti.
“İhale şartnamesindeki kısıtlayıcı hükümler nedeniyle sadece üç banka teklif verebilmiştir. En yüksek teklifi veren banka ile yapılan pazarlık görüşmeleri ise kapalı kapılar ardında gerçekleşmiştir. Bu görüşmelere hâkim ve savcıları temsilen kimse davet edilmemiştir.” dedi.

“Hâkim ve Savcılar Diğer Kurumların Gerisinde Kaldı”

Polat, sonuçlanan ihale neticesinde ulaşılan 99 bin 500 TL’lik promosyon tutarının, diğer kamu kurumlarının oldukça gerisinde kaldığını belirtti.
“TBMM 138 bin TL, Ankara Üniversitesi 120 bin TL, HSK ise 105 bin TL promosyon almıştır. Hâkim ve savcıların aldığı tutar, bu kurumlarla kıyaslandığında ciddi bir dengesizlik göstermektedir.” ifadelerini kullandı.

“Anayasal Statümüzü Yok Sayan Bu İhaleyi Kabul Etmiyoruz”

Hâkim Mustafa Polat, açıklamasının sonunda, yargı bağımsızlığını zedeleyen, Anayasal statüyü hiçe sayan ve mali açıdan hakkaniyetsiz sonuçlar doğuran bu ihalenin iptali için sürecin takipçisi olacaklarını vurguladı:
“Bu ihale hâkim ve savcıların mesleki onuruna zarar vermiştir. Hâkimler ve Savcılar Derneği olarak, hukukun gereğini yerine getirmek üzere davayı açtık. Hayırlı ve uğurlu olsun.”