Sosyal medya ve dijital mesajlaşma uygulamaları, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası hâline geldi. Özellikle emojiler, duyguları ifade etmenin hızlı ve etkili bir yolu olarak yaygınlaşıyor. Ancak bazı emojilerin kullanımı, hukuki açıdan istenmeyen sonuçlar doğurabiliyor. Son dönemde mahkemelere taşınan bazı olaylarda, “öpücük” ve “kalp” emojileri cinsel taciz kapsamında değerlendirildi.
Hukukçulara göre, bir kişiye rızası dışında sürekli olarak kalp, öpücük ya da benzeri duygusal emojilerin gönderilmesi, kişinin huzur ve sükununu bozacak şekilde gerçekleşirse ve özellikle cinsel bir anlam taşıyorsa, bu durum Türk Ceza Kanunu’nun 105. maddesi kapsamında cinsel taciz suçu olarak değerlendirilebilir.
Özellikle iş yerlerinde üst konumdaki bir çalışanın, astına bu tür emojilerle yaklaşması hâlinde durum daha da ciddi bir boyut kazanabiliyor. Yargıtay’ın bazı kararlarında, dijital ortamda gönderilen “öpücük” emojisinin, alıcı tarafından rahatsız edici olarak algılandığı ve cinsel taciz suçu teşkil ettiği belirtilmiştir.
Avukatlara göre emojilerin kullanımı kişisel sınırlara saygı çerçevesinde olmalı. Özellikle sosyal medyada tanımadığınız bir kişiye ısrarlı şekilde duygusal içerikli emojiler göndermek, hem ahlaki hem de hukuki sorunlara yol açabiliyor.
Kısacası, masum gibi görünen bir emoji, yanlış kullanıldığında bir suçun parçası hâline gelebilir. Bu nedenle dijital iletişimde sınırları aşmamak ve karşı tarafın rızasını gözetmek büyük önem taşıyor.
VERİLEN İLK CEZA
Diyarbakır'da sosyal medyadan tanımadığı kadına "Harikasın canım, çok tatlısın canım" mesajları ile kalp ve öpücük emojileri gönderen adama cinsel taciz suçu işlediği gerekçesiyle adli para cezası verildi.
Şüphelinin beyanlarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğunu ve bu nedenle TCK'nın 105/1 1., 105/2-d, 43/1 ve 53 maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi istendi.
Şüpheli yargılama sonucunda 2 bin 800 lira idari para cezasına çarptırıldı.