10121,5%-1,02
40,23% 0,02
46,86% 0,00
4317,53% -0,33
6880,30% 0,00
Dünya Hukuk Günü'nün temelleri, 1965 yılında Cenevre’de düzenlenen Hukukun Üstünlüğü Konferansı ile atılmıştır. Bu konferansın ardından, dünya genelindeki hukuk kurumları ve sivil toplum kuruluşları, 10 Temmuz’u hukukun değerini ve evrenselliğini vurgulamak amacıyla özel bir gün ilan etti. Bu tarihten itibaren her yıl farklı temalarla hukuk ve adalet sistemleri üzerine farkındalık çalışmaları yapılmaktadır.
Dünya Hukuk Günü’nün temel amaçları şu şekilde sıralanabilir:
Hukukun üstünlüğü ilkesinin evrensel boyutta tanıtılması ve benimsetilmesi
Adil yargılanma hakkının önemine dikkat çekilmesi
Yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının vurgulanması
Temel insan hakları konusunda bilinç oluşturulması
Demokratik hukuk devletinin gerekliliklerinin hatırlatılması
Türkiye'de de her yıl 10 Temmuz’da çeşitli barolar, üniversiteler ve hukuk dernekleri tarafından panel, seminer, anma programları ve farkındalık kampanyaları düzenlenmektedir. Özellikle avukatlar, hâkimler, savcılar ve hukuk öğrencileri için bu gün, hem mesleki dayanışmayı güçlendirmek hem de topluma hukukun önemi hakkında mesajlar vermek için önemli bir fırsat olarak değerlendirilir.
Hukukun üstünlüğü, bir toplumda kanunların kişilere göre değil, evrensel ilkelere göre uygulanmasını sağlar. Bu ilke sayesinde:
Hiçbir birey veya kurum yasaların üzerinde olamaz
Keyfi yönetim ve hak ihlalleri engellenir
Demokrasi, eşitlik ve adalet gibi temel değerler korunur
Hukuki farkındalık seminerlerine katılmak
Adalet sistemlerinin sorunlarını gündeme taşımak
İnsan haklarına dair yazılar veya sosyal medya içerikleri paylaşmak
Hukuk öğrencileri için bilgilendirici etkinlikler düzenlemek
Barolar ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içinde toplumsal projeler geliştirmek
Dünya Hukuk Günü, yalnızca hukukçular için değil, toplumun her kesimi için önemli bir hatırlatmadır. Adaletin olmadığı bir yerde huzur, güvenlik ve refah kalmaz. Bu nedenle 10 Temmuz, hukukun gücünü ve adaletin gerekliliğini vurgulamak adına tüm dünyada ortak bir ses olmalıdır.