10460,44%-1,58
42,33% 0,19
49,36% 0,21
5597,17% -1,03
9303,33% -2,05
Adalet Bakanlığı Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı, 2024–2025 dönemine ilişkin faaliyet raporunu açıkladı. Açıklamaya göre, denetimli serbestlik kapsamında yürütülen kamu yararına çalışma programları sayesinde, kamuda 6,8 milyar TL tasarruf sağlandı. Bununla birlikte, 1534 okulun bakım, onarım ve temizlik işlemleri tamamlanarak yeni eğitim-öğretim yılına hazır hale getirildi.
Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı, kamu yararına çalışma programlarını daha etkin hale getirmek için yeni bir politika izledi. Bu kapsamda denetimli serbestlik yükümlüleri, yaz ve ara tatil dönemlerinde okullarda boya, badana, temizlik ve tadilat çalışmaları gerçekleştirdi.
Yürütülen bu faaliyetler sayesinde hem kamu kaynakları verimli kullanıldı hem de yükümlüler topluma fayda sağlayacak işlerde yer aldı.
Adalet Bakanlığı verilerine göre, 2025–2026 Eğitim ve Öğretim Yılı öncesinde toplam 1534 okul, denetimli serbestlik müdürlüklerinin koordinasyonunda yapılan çalışmalarla yeniden eğitim ve öğretime hazır hale getirildi.
Bu kapsamda gerçekleştirilen faaliyetler, yalnızca fiziksel yenileme anlamında değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk bilincinin güçlendirilmesi açısından da örnek teşkil etti.
Denetimli serbestlik uygulaması, 2005 yılından itibaren toplum yararına hizmet anlayışıyla yürütülüyor.
Bugüne kadar yaklaşık 1 milyon 498 bin yükümlü, kamu kurum ve kuruluşlarında ücretsiz olarak görev aldı. Bu uygulama sayesinde kamuya önemli ölçüde iş gücü desteği sağlanırken, denetimli serbestlik sisteminin rehabilite edici yönü de ön plana çıktı.
Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı’nın bu başarısında, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un vizyoner liderliği büyük rol oynadı.
Ayrıca, Adalet Bakan Yardımcısı Ramazan Can, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım ve Denetimli Serbestlik Daire Başkanı Dr. Hüseyin Şık’ın koordineli çalışmaları sayesinde, denetimli serbestlik sisteminde verimlilik, etkinlik ve toplumsal fayda odaklı bir dönüşüm sağlandı.
Adalet Bakanlığı’nın öncülüğünde yürütülen denetimli serbestlik uygulamaları, yalnızca cezaların infazı açısından değil, aynı zamanda topluma kazandırma ve kamu kaynaklarının etkin kullanımı bakımından da örnek bir model olarak öne çıkıyor.
Bu kapsamda yapılan çalışmalar, hem kamusal alanlarda somut fayda sağlıyor hem de yükümlülerin toplumsal aidiyet duygusunu güçlendiriyor.