Cezaevindeki mahkuma kullanılmış kıyafet getirmek yasak mı?

Ceza infaz kurumlarında güvenlik ve asayiş nedeniyle çok fazla dikkat edilen husus var. Bunların en önemlileri dışarıdan cezaevlerine giren eşyalardır. Kullanılmış kıyafetlerin cezaevine getirilmesi konusunda AYM’den önemli bir karar gel

Gündem 19.02.2022 10:42:51 0
Cezaevindeki mahkuma kullanılmış kıyafet getirmek yasak mı?

AYM önemli bir Bireysel Başvuruyu daha karara bağlayarak soru işaretlerini giderdi. “Cezaevlerinde bulunan yakınlarına eski veya kullanılmış kıyafet getirmek” konusunda devam eden süreçler ve yasaklarla ilgili AYM kararını açıkladı.

AYM’nin kararı: Başvurucunun tutuklu bulunduğu sırada İdare ve Gözlem Kurulu kararıyla hükümlü ve tutukluların kıyafet değişimlerine sınırlama getirilmiştir. Buna göre eskiyen giyim eşyalarının ancak yenileriyle değiştirilmesine izin verileceği, çamaşır makinesine veya ağartıcılara maruz kalmış ya da tamir görmüş kıyafetlerin ceza infaz kurumuna alınmasına ise müsaade edilmeyeceği kararlaştırılmıştır. Başvurucu, infaz hâkimliğine başvurarak bu kısıtlamanın kaldırılması talebinde bulunmuştur. İnfaz hâkimliği talebi reddetmiştir.
Ağır ceza mahkemesi de infaz hâkimliği kararının usul ve kanuna aykırı olmadığı gerekçesiyle itirazı reddetmiştir.



İddialar neler: Başvurucu, eski kıyafetlerinin ceza infaz kurumuna alınmaması nedeniyle maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir.



Mahkemenin Değerlendirmesi: Devletin kişinin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına saygı gösterme yükümlülüğü öncelikle kamu otoritelerinin bu hakka keyfî bir şekilde müdahale etmemesini, kişilerin fiziksel ve ruhsal yönden zarar görmelerine neden olmamasını gerektirir. Bu, devletin bireyin vücut ve ruh bütünlüğüne saygı gösterme yükümlülüğünden kaynaklanan negatif ödevidir.

Somut olayda İdare ve Gözlem Kurulu kararıyla hükümlü ve tutukluların kıyafet değişimlerine sınırlama getirilmiş, yeni olmayan kıyafetlerin tutuklu ve hükümlülere verilmesi yasaklanmıştır. Uygulamanın dayanağını oluşturan bu karar incelendiğinde tutuklu ve hükümlülerin yıkatmak amacıyla ailelerine kıyafet teslim etmelerinin denetimde yol açtığı güçlüklerden ve yıkatmaya verilen kıyafetlerin ceza ve infaz kurumuna geri alımı sırasında ortaya çıkan güvenlik riskinden endişe duyulduğu anlaşılmıştır.

Darbe teşebbüsü sonrası ceza infaz kurumlarının doluluk oranındaki artış ve personel yetersizliği sebebiyle aileler tarafından tutuklu ve hükümlülere verilmek üzere ceza infaz kurumuna teslim edilen kıyafetlerin denetiminde zafiyet yaşanması endişesinin yersiz olmadığının altı çizilmelidir. İdare ve Gözlem Kurulu kararında sadece yeni kıyafetlerin ceza infaz kurumuna kabulüne müsaade edileceğinin belirtilmiş olmasından uygulamanın amacının tutuklu ve hükümlülerin kıyafetlerini yıkatmak üzere ailelerine teslim etmelerinin önlenmesi olduğu söylenebilir. Bu bağlamda ceza infaz kurumunun güvenliğinin sağlanması gayesiyle aileler tarafından tutuklu ve hükümlülere kıyafet teslimine yönelik olarak kısıtlayıcı düzenlemeler yapılması makul karşılanmalıdır.

Bununla birlikte müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olabilmesi, müdahale için seçilen aracın ceza infaz kurumunun güvenliğinin sağlanması amacına ulaşılabilmesi bakımından elverişli olmasına bağlıdır. Somut olayda başvurucunun ceza infaz kurumundaki kıyafetleri yıkatmak üzere ailesine teslim ettiğiyle ilgili olarak kamu makamlarının bir iddiası bulunmamaktadır.

Başvurucunun temel iddiası evde bulunan ve giyilebilir durumdaki kıyafetlerinin ceza infaz kurumuna alınmamasına yöneliktir. Başvurucunun yıkatmak üzere ailesine teslim ettiği değil evde bulunan kıyafetlerinin ceza infaz kurumuna alınmasının engellendiği gözetildiğinde seçilen aracın öngörülen amaç için elverişli olduğunun kabulü güçtür. Zira bu durumda kıyafet kabulünün yeni kıyafet ile sınırlandırılmasıyla hedeflenen tutuklu ve hükümlülerin mevcut kıyafetlerini yıkatmak üzere ailelerine teslim etmelerinin önlenmesi amacına hizmet etmesi söz konusu değildir. Bu bağlamda tutuklu ve hükümlülere ailesi tarafından yeni kıyafet teslim edilmesi ile yeni olmayan ancak giyilebilir durumdaki kıyafetin teslimi arasında nasıl bir fark olduğu anlaşılamamıştır.

Öte yandan bu koşullarda somut olaydaki tedbirin zorunlu bir toplumsal ihtiyaca cevap verdiği de söylenemeyecektir. Başvurucu yıkatmak üzere ailesine teslim ettiklerini değil evde bulunan, giyilebilir durumdaki kıyafetlerini teslim almak istediğine göre ceza infaz kurumuna kabul edilecek kıyafetlerin yeni kıyafetlerle sınırlandırılmasının sosyal bir ihtiyaca cevap verdiğinin kabulü zordur.

İnfaz hâkimliği kararında Ceza İnfaz Kurumlarında Bulundurulabilecek Eşya ve Maddeler Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesinde 'yenisi' tabirinin mutlaka yeni etiketli kıyafet biçiminde yorumlanmaması gerektiği ifade edilmiş ise de yeni kıyafetten ne anlaşılması gerektiğiyle ilgili olarak İdare ve Gözlem Kurulu kararındaki tanımlamalar esas alınmıştır. İdare ve Gözlem Kurulunun kararında -etiketli veya etiketsiz- hiç kullanılmamış veya az kullanılmış olan ve çamaşır makinesine veya ağartıcılara maruz kalmamış ya da tamir görmemiş bulunan kıyafetlerin yeni sayıldığı belirtilmiştir. Kullanılamayacak derecede eskimiş kıyafetlerin mahpuslara teslim edilmemesi haklı görülebilir ise de eski ancak kullanılabilir durumda olan kıyafetlerin ceza infaz kurumuna alınmasının yasaklanmasını müstahak kılan bir sebep bulunmamaktadır. İdare ve Gözlem Kurulu kararında az kullanılmış kıyafetlerin de yeni kıyafet kapsamında kabul edileceği anlaşılmakla birlikte uzun süre kullanılmış olan fakat giyilebilir olma özelliğini kaybetmeyen kıyafetlerin ceza infaz kurumuna alınmamasının haklı bir temeli bulunmamaktadır. 
Dahası başvurucu maddi imkânlarının yeni kıyafet almaya elverişli olmadığını öne sürmektedir. Mali olanakları yeterli olmayan tutuklu ve hükümlülerin evlerindekileri kullanmak yerine yeni kıyafet almaya zorlanması ceza infaz kurumunda bulunmanın ötesinde bir ızdırap duymalarına yol açabilir. Ceza infaz kurumunda bulunma insan onurundan feragat edilmesini gerektirmez. Diğer bireyler gibi mahpuslar da korunmaya değer onura sahiptir.

Ceza infaz kurumlarının güvenliği sağlayacak tedbirlerin alınması konusunda geniş takdir yetkileri bulunsa da alınacak tedbirlerin tutuklu ve hükümlülerin tutulma hâlinin gerektirdiğinin ötesinde manevi üzüntüye düçar olmalarına yol açmamalıdır.
Sonuç olarak somut olayda başvurucunun evde bulunan ve kullanılabilir durumda olan kıyafetlerinin ceza infaz kurumuna alınmaması suretiyle başvurucunun maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına yapılan müdahalenin zorunlu bir toplumsal ihtiyaca cevap vermediği ve bu nedenle demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığı kanaatine varılmıştır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kişinin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.

Yorumlar

e-imza operasyonu: 58 gözaltı

Adalet Bakanı: yargı süreçlerinin iyileştirilmesine yönelik yazılımlar geliştiriliyor

YouTube Abone Sayısı Nasıl Artırılır? 2025’te Uygulanabilecek Etkili Stratejiler

TikTok Takipçi Artırma Stratejileri: 2025’in En Etkili Büyüme Taktikleri

Instagram Takipçi Artırma Yöntemleri: 2025'te Etkili Büyüme Stratejileri

TikTok Ücretsiz İzlenme Artırma Yöntemleri: Etkili ve Organik Stratejilerle Keşfet’e Çıkın

TikTok Ücretsiz Takipçi Artırma Yolları: Organik ve Etkili Stratejiler

Instagram Ücretsiz Beğeni Artırma Yolları: Etkili ve Organik Yöntemler

Instagram Ücretsiz Takipçi Artırma Yöntemleri: Gerçekten Mümkün mü?

Yapay zeka yargı hizmetlerinde kullanılacak

11 Tehlikeli mahkum cezaevinden firar etti

Estonya Yargı Sistemi: Dijitalleşme, Bağımsızlık ve Reformlar Işığında Güncel Bir Bakış

Azerbaycan yargı sistemi ve bilinmeyen detaylar

Türkmenistan Heyeti CTE'yi Ziyaret Etti

Rusya Cezaevi Sisteminin: Yeniden Entegre Toplum Modeli

ABD Cezaevi Sisteminin Güçlü Yönleri: Yeniden Topluma Kazandırma ve Güvenlikte Etkinlik

ABD Yargı Sisteminin Bilinmeyenleri

100 Avukat istifası dilekçesini imzaladı

Belarus Adalet Sistemi: Otoriter Yapının Gölgesinde İşleyen Bir Hukuk Mekanizması

Fas Adalet Sistemi: Gelenek ile Modern Hukukun Kesişim Noktasında Bir Reform Yolculuğu

O çalışanlar için ek ders ücreti kaldırıldı

CEP Konferansı Antalya’da Sona Erdi

Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme Sınavına Nasıl Hazırlanmak Gerekiyor?

CTE ile Üniversite arasında protokol

Türkiye Adalet Akademisinde yeni dönem!

Sosyal medya paylaşımı ile verilen disiplin cezasına AYM'den karar

Deprem nedeniyle Tekirdağ ve Kocaeli'de okullar tatil edildi

DS Hizmetleri 20. Yıl Bölge Toplantılarının İkincisi İzmir’de Başladı

GYS Sınavına Çalışırken Nelere Dikkat Edilmeli?

İstanbul'da eğitim hakkı engellenen hükümlünün yaşadığı sorunlar

Bayram tatili uzarsa memurların Temmuz ayı zam oranı düşer mi?

Konut Sigortası Ne Kadar Ödeme Yapar?

Yükümlüler "Devlet Teşvikleri Tanıtım Günleri" Etkinliğine Katıldı

Temmuz ayı memur zamlı maaş hesabı

Hükümlülerin istihdamına yönelik protokol

2025 Temmuz Memur Maaş Zammı Ne Kadar Olacak?

Sendikadan Adliyede görev yapan üyelerine uygun fiyata ev fırsatı

Temmuz ayında memur maaşlarında artış ne kadar olacak?

1 milyon kişinin emekliliği iptal mi ediliyor?

SGK, bazı mesleklerde erken emeklilik hakkını kaldırdı

İnfaz koruma memuru intihar etti

Uyuşturucu Operasyonunda 272 Torbacı Yakalandı

İçişleri Bakanlığından Tunceli Valisi Bülent Tekbıyıkoğlu hakkında açıklama geldi

Rusya Adalet Bakanı Konstantin Çuyçenko Ankara'da

DSM'lerden bağımlılığa karşı seminerler dikkat çekiyor

Adalet Bakanı: Yeni yargı paketi suç ile mücadeleyi daha etkin hale getirecek

Süleymancılar cemaatine operasyon: Gözaltıların yargıya uzanması bekleniyor

Adalet Bakanından 'Umut Hakkı' açıklaması geldi

Emojilerle Gelen Taciz: Öpücük ve Kalp Emojisi Cinsel Taciz Sayılabilir mi?

Adalet Bakanı: Adalet insan onurunu korumaktır