Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda 19 Aralık tarihinde "askeri baskın yapıldığı, tutuklu ve hükümlülerin tehdit edildiği" yönünde kamuoyuna yansıyan iddiaların gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Bazı basın yayın organları ile sosyal medya hesaplarında yer alan paylaşımların asılsız olduğu vurgulanan açıklamada, söz konusu tarihte yapılan işlemlerin tamamen idari nitelikte olduğu ve mevzuat çerçevesinde yürütüldüğü belirtildi.
Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, özellikle 19 Aralık Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıl dönümü gerekçe gösterilerek kamuoyunda algı oluşturulmaya çalışıldığına dikkat çekildi. Açıklamada, "Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda siyasi tutukluların kaldığı koğuşlara askerler tarafından baskın düzenlendiği, Robocop kıyafetli personelin görev aldığı ve tutuklu ile hükümlülerin tehdit edildiği" yönündeki iddiaların tamamının gerçeğe aykırı olduğu ifade edildi.
Koğuş Değişikliği Yoğunluk Nedeniyle Yapıldı
Başsavcılık, ceza infaz kurumundaki mevcut duruma ilişkin sayısal verileri de paylaştı. Buna göre, Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda koğuşların genel kapasitesi 36 kişi olarak belirlenmiş olsa da dönemsel yoğunluklar nedeniyle bu sayılarda artış yaşanabildiği kaydedildi. 19 Aralık itibarıyla cezaevinde toplam 1453 tutuklu ve hükümlünün bulunduğu bildirildi.
Açıklamada, B-3 ve B-4 koğuşlarının silahlı terör örgütü suçları kapsamında tutuklu ve hükümlülerin kaldığı koğuşlar olduğu hatırlatıldı. Söz konusu tarihte bu iki koğuşun toplam mevcudunun, diğer koğuşların ortalama doluluk oranının altına düştüğünün tespit edildiği belirtildi. Bu nedenle, kurum genelinde koğuş yoğunluğunu dengelemek amacıyla B-4 koğuşunda bulunan tutuklu ve hükümlülerin B-3 koğuşuna nakledilmesine karar verildiği aktarıldı.
Tüm Süreç Kamera Kayıtları Altında Gerçekleştirildi
Başsavcılık açıklamasında, koğuş değişikliği kararının tutuklu ve hükümlülere önceden bildirildiği, eşyalarını hazırlamalarının istendiği ve sürecin infaz koruma memurlarının refakatinde yürütüldüğü vurgulandı. Herhangi bir müdahalenin söz konusu olmadığı belirtilirken, nakil işlemi sırasında olumsuz bir durum yaşanmadığı ve sürecin sorunsuz şekilde tamamlandığı ifade edildi.
Ceza infaz kurumunun ortak kullanım alanlarının ve koğuş değişikliğinin yapıldığı bölgelerin kamera sistemiyle izlenip kayıt altına alındığına da dikkat çekildi. Bu kapsamda, iddialarda öne sürüldüğü gibi askerî bir operasyon ya da baskın uygulamasının bulunmadığı, tüm işlemlerin sivil infaz koruma personeli tarafından yürütüldüğü belirtildi.
"Hayata Dönüş Operasyonu ile İlgisi Yok"
Açıklamanın devamında, gerçekleştirilen koğuş değişikliğinin geçmişte yaşanan Hayata Dönüş Operasyonu ile ilişkilendirilmesinin de gerçek dışı olduğu vurgulandı. Başsavcılık, ceza infaz kurumlarında yürütülen tüm işlemlerin insan onuruna saygı, hukukun üstünlüğü, şeffaflık, ölçülülük ve kişilik haklarının korunması ilkeleri doğrultusunda yapıldığını hatırlattı.