Gezi Parkı olaylarının planlayıcıları arasında bulunduğu iddia edilen ünlü menajer Ayşe Barım hakkında açılan davanın ikinci duruşması İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Barım, sağlık sorunları ve yargılama sürecindeki gelişmeler dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
Mahkeme heyeti, sanığın "konutu terk etmeme" ve "yurt dışı çıkış yasağı" tedbirleriyle serbest bırakılmasına karar verdi. Duruşmaya çok sayıda ünlü oyuncu tanık sıfatıyla katılırken, mahkeme dosyanın mütalaası için savcılığa gönderilmesine ve davanın 11 Şubat 2026 tarihine ertelenmesine hükmetti.
Duruşmada tanık olarak dinlenen oyuncular Bergüzar Korel, Ceyda Düvenci, Halit Ergenç, Nejat İşler, Mehmet Günsür, Selma Ergeç, Dolunay Soysert, Rıza Kocaoğlu, Zafer Algöz, Hümeyra Adak, Nehir Erdoğan, Şükran Ovalı ve Enver Aysever, Barım'ın Gezi Parkı protestolarına katılmaları için herhangi bir yönlendirmede bulunmadığını ifade etti.
Bergüzar Korel, Barım'ın kendisini Gezi Parkı'na davet etmediğini, eşi Halit Ergenç ile bireysel olarak gittiğini söyledi. Ceyda Düvenci ise "Gezi'ye üç gün katıldım, Ayşe Barım'ın bir etkisi olmadı. Orada onu görmedim. Beni davet eden kişi Yavuz Bingöl'dü." sözleriyle dikkat çekti.
Yaklaşık 248 gündür tutuklu bulunan Barım, savunmasında ciddi sağlık sorunları yaşadığını belirterek, "Beyin ve kalp rahatsızlıklarımla tek başıma mücadele ediyorum. 30 kilodan fazla kaybettim. Tedavi olmam gerektiği raporlarla ortada. Adaletin varlığına güvenmek istiyorum. Tutuksuz yargılanmak ve sağlığıma kavuşmak istiyorum." ifadelerini kullandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 171 sayfalık iddianamede, Barım'ın Gezi Parkı ana davasının sanıkları Memet Ali Alabora, Çiğdem Mater ve Osman Kavala ile irtibatlı olduğu ileri sürüldü. HTS kayıtlarına dayanılarak, Barım'ın 27 Mayıs – 19 Haziran 2013 tarihleri arasında sanatçılarla iletişim halinde olduğu, sosyal medya üzerinden "OccupyTurkey" ve "DirenGeziParkı" etiketlerinin sistematik biçimde kullanıldığı belirtildi.
Savcılık ayrıca, Barım'ın sahibi olduğu ID İletişim Danışmanlık Şirketi aracılığıyla bağlı bulunduğu sanatçıları Gezi Parkı eylemlerine yönlendirdiğini ve sanat camiası adına aktif rol üstlendiğini iddia etti.
Mahkeme heyeti, dosyada yer alan sağlık raporları, Adli Tıp Kurumu'nun tespitleri ve tutuklulukta geçen süreyi göz önüne alarak, tutuklamadan beklenen faydanın adli kontrol tedbirleriyle sağlanabileceği kanaatine vardı. Böylece Ayşe Barım, "konutu terk etmeme" ve "yurt dışı yasağı" şartıyla özgürlüğüne kavuştu.