Adli para cezasının işlem aşamaları, adli para cezasının infazı
Adli Para Cezalarının (APC) infazında yanlış bilinen bütün bilgileri araştırdık, adli para cezaları ile ilgili bütün detaylar ve adli para cezasının infaz usülleri.
Editör: adalet.tv
13 Temmuz 2020 - 18:28
BİR ADLİ PARA CEZASININ HİKAYESİ;
İnsanlar suç işlerler. İnsanların suç işlediklerinin nedeni ve nasılı genel anlamda toplumun meselesidir. Her insan kendinden sorumludur. İnsanların yaptıkları olayların suç olup olmadığını, hangi davranışların suç unsuru olarak belirlendiğini, ülkelerin Ceza Kanunu olarak tanımladıkları kuralların içinde belirlenir. Bizim ülkemizde birinin gerçekleştirdiği eylemin suç olarak tabir edilebilmesi için Türk Ceza Kanunu'nda suç olarak belirlenmiş olması gerekir. Yapılan eyleme göre Türk Ceza Kanunu'nu doğrultusunda toplumumuzda bir çok kişi bağımsız yargı birimleri tarafından belirli bir süreç içerisinde soruşturma ve davanın görülmesi sonucunda cezalandırılmaktadır. Bu ceza seçeneğinden biri de Ceza Mahkemeleri tarafından tayin edilen adli para cezası ilamlarıdır. Bu yazıyla bir nebze olsun sizleri bu konuya ilişkin bilgilendirmek istedik.
Ceza Mahkemeleri tarafından bir çok suça ilişkin özellikle daha önce adli sicil kaydınız bulunmuyorsa, ya da daha anlaşılabilir tabirle sicil kaydınız bulunmuyorsa, bağımsız Hakimler tarafından yapılan Türk Ceza Kanunu doğrultusunda yapılan kovuşturma sonrasında karar verilir, bu kararlar uygulanmak üzere Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilir. Gerekli işlemler eninde sonunda Cumhuriyet Başsavcılıklarında bulunan personel tarafından kademeli olarak gerçekleştirilir.
Adli para cezasının işlem aşamaları nelerdir, nasıl uygulanır?
Kişiler bazen karşılıklı olarak birbirlerinden şikayetçi olmaları, bazen de res'en dediğimiz olaylar karşısında yapılan davranış ve fiili olaylar suç olarak kabul edilir. Türk Ceza Kanunu'nda suç olarak kabul edilen unsurlar Cumhuriyet Başsavcılıklarında görev yapan Cumhuriyet Savcısı tarafından birlikte çalıştıkları personel ve kolluk vasıtasıyla gerekli araştırma yapılması, delillerin toplanması, tarafların ifadelerinin alınması sonucunda soruşturma dosyası denilen evrak düzenlenir, bu süreçte taraflar şikayetçi (müşteki) ve şüpheli olarak tabir edilir. Düzenlenen soruşturma dosyasına ilişkin Cumhuriyet Savcısı Ağır Ceza Mahkemeleri ve Asliye Ceza Mahkemelerine hitaben suç unsuru olarak tespit ettiği ve dava açılmasının gerekli gördüğü (TCK Kapsamında) hususlara ilişkin İddianame düzenler. Düzenlenen iddianame sonrasında Ceza Mahkemelerinde görev yapan Hakimler tarafından incelemeler sonucunda İddianamenin kabulü yapılır, uygun görüldüğü taktirde ceza davası taraflar arasında açılmış olur.
Açılan ceza davası sonrasında yeni bir süreç başlar, bu süreçte taraflar yeniden dinlenir, deliller incelenir, gerekli görüldüğü takdirde yeni deliller eldi edilir ve sonuç olarak şüpheli sıfatıyla soruşturma aşamasında başlanan işlem suçlu olarak görülen taraf için sanık olarak devam ettirilir ve gerçekleştirilen eylemin sonucunda ceza alması durumunda hükümlü olarak Adliyeden ayrılır.
Hükümlü; cezası kesinleşene kadar herkes masumdur. Hükümlü; Ceza Mahkemeleri tarafından hakkında kesin karar verilmiş, itirazlar değerlendirilmiş, suçu kesinleşmiş ve bu suç sonrasında ceza almış kişidir. Örneğin daha önce adli sicil kaydı bulunmayan, ama suçu gerçekten işlemiş olduğu kanıtlanmış olan bir kişi hakkında 2.000,00 TL'sı adli para cezasına hüküm verildiğini farz edelim. Adli para cezası Asliye Ceza Mahkeme'lerinde görev yapan Hakimler tarafından yasalar çerçevesinde karara bağlanır, kararlar üzerinde kesinleşme işlemi denilen karanın artık net olduğu, itiraz ya da artık bu karardan geri dönüş olmadığını gösterir şekilde infaz dediğimiz cezanın uygulanması aşamasına gelinmek üzere Cumhuriyet Başsavcılıkları İlamat ve İnfaz Büroları'na UYAP üzerinden kayıt alınabilecek şekilde gönderilir. İlamat ve İnfaz Büroları'nda görevli Zabıt Katibi tanımını taşıyan personeller tarafından kayıt altına alınır. Çalışılan adliyelere göre iş bölümünde değişiklik gözlenebilir ancak, ilam denilen cezanın uygulanmasına imkan veren kesinleşme ve gerekçeli kararlar her adliyede Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından bu işlemlerin yapıldığı Zabıt Katiplerinin bulunduğu bürolar üzerinden gerçekleştirilir.
adalet.tv ailesi olarak APC yani adli para cezasını tamamen doğru halde araştırdık... Adli para cezası kayıt altına alındıktan sonra, görevli Cumhuriyet Savcısı (İnfaz Savcısı) tarafından incelenir, ilgili personele teslim edilir, ilgili personel (Zabıt Katibi) ilamı tekrar inceler, öncelikle ödeme emri denilen tebliğ evrakını düzenlen, ödeme emri hükümlünün bilinen son adresine, Mahkemenin hüküm kısmında belirlenen şartlara göre düzenlenir. Kimi zaman miktarına göre 10 taksit, kimi zaman 5 taksit yada Mahkeme ilamında hükümlünün cezasının infazına ilişkin taksitlendirme Mahkeme tarafından belirlenmemişse, Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından en fazla 3 taksit yapacak şekilde düzenleme yapılır. Düzenlenen ödeme emri yine Zabıt Katibi tarafından posta yoluyla hükümlünün bilinen en son adresine ıslak imzalı ve Başsavcılık Mühürü vurulmak suretiyle gönderilir. Bu ödeme emri hükümlünün eline geçtiği tarihten itibaren 30 günlük süre içinde tamamını tek seferde ödeme yada taksitler halinde ödeme imkanı bulunmaktadır. Ancak bir çok vatandaşımızın yanıldığı gibi, tebliğ tarihinden 30 gün sonrasında Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından taksitlendirme işlemi yapılamaz, bu sefer tek bir seferde toplam adli para cezasını ödeme durumu bulunamayan vatandaşlara ilişkin Kamu Yararına Çalışma şeklinde infaz değerlendirmesi yapılmaktadır.
Kamu Yararına Çalışma Cumhuriyet Başsavcılıkları kontrolünde Denetimli Serbestlik Müdürlükleri tarafından uygulanılan bir infaz çeşididir. Kamu Yararına Çalışma seçeneğine ilişkin hükümlünün cezası yasalar doğrultusunda Zabıt Katibi tarafından Adli Para Cezası'nın Hapis Cezasına Çevrilmesi Kararı yazılır. Bu karar Cumhuriyet Savcısı tarafından ve Zabıt Katibi tarafından UYAP üzerinden onaylanır, tekrar infazın gerekleştirilebilmesi için hükümlüye posta yoluyla Davetname gönderilir.
Davetnameyi alan hükümlünün başvuru süresi 10 gün olmakla birlikte resmi ikametgahının bulunduğu yada cezayı aldığı Mahkemenin bulunduğu Cumhuriyet Başsavcılığı'na şahsen başvuru yapması gerekmektedir. Bu adli para cezası yine Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Adli Sicil Şube Müdürlükleri arasında yapılan yazışma yoluyla şahsin Adli Sicil Kayıtlarına işletilir. Şahıs gerekli yasal süre içinde başvurusunu yapmadığı durumda hakkında Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından ilamın infazına ilişkin tüm Türkiye kapsamında yakalama emri çıkartılır. KİHBİ denilen kolluk sistemine uyarı verilir. Bu uyarı Cumhuriyet Savcısı ve Zabıt Katibi ekranları aracılığıyla elektronik imza kullanılmak suretiyle gerçekleştirilen yasal bir süreçtir. Kolluk (Polis-Jandarma) tarafından yakalanan şahıs Cumhuriyet Savcısının talimatı doğrultusunda Adliyelere (İlamat ve İnfaz Bürosu) getirilir, akabinde ilgili Zabıt Katibi tarafından ilam incelenir, taraflara sorulur, şahsa hakları anlatılır, ödeme emri ve davetname aşamalarının geçildiği, kendisine cezasının infazına ilişin gerekli tebliğlerin yasal süreler içinde yapıldığı, yakalama noktasında ya adli para cezasının tamamının ödenmesi gerektiği ya da ceza infaz kurumuna teslim işlemi yapılacağı beyan edilir. Adli para cezası ilamının tamamının ödenmesi durumunda hükümlü hakkında verilen yakalama emri kaldırılır, hükümlü serbest bırakılır. Ancak adli para cezasının ödenmemesi durumunda hükümlü adli para cezasının gün hesabı yapılarak kaç gün yapıyorsa o kadar gün indirimsiz cezasını infaz etmek üzere Açık Ceza İnfaz Kurumu'na teslim edilmek üzere kolluk güçlerine teslim edilir.
İnsanlar tarafından bilinen bir diğer yanlış bilgi de; adli para cezasına hüküm edilerek hakkında ceza verilen hükümlülerden tahsil edilen adli para cezalarının karşı tarafa ödemesinin yapıldığı bilgisidir. Bu yanlış bir bilgidir. Adli para cezaları Defterdarlık Muhasebe Müdürlükleri tarafından tahsil edilir, ve bu paralar Devlet Hazine'sine gider. Personel yada şahıs asla bu paralardan sorumlu değildir. Adli para cezaları infazı tamamlanmasının ardından Yerine Getirme fişi düzenlenmek suretiyle ilgili Mahkemesi'ne iade edilir.
Suç unsuru oluşturan olaylar Cumhuriyet Başsavcılıklarında Soruşturma Bürolarında soruşturma dosyası açılmak suretiyle Cumhuriyet Savcıları tarafından tarafların şikayetleri üzerine ya da res'en başlatılır, yine en son adım olan Cumhuriyet Başsavcılıkları İlamat ve İnfaz Büroları'nda uygulamaları tamamlanarak son bulur.
Hayatınızın hiç bir aşamasında her hangi bir cezaya maruz kalmanızı gerektirecek olaylar yaşamamanız temennimizle. Bir başka konu üzerinde paylaşımda bulunana kadar hoşça kalın.
İnsanlar suç işlerler. İnsanların suç işlediklerinin nedeni ve nasılı genel anlamda toplumun meselesidir. Her insan kendinden sorumludur. İnsanların yaptıkları olayların suç olup olmadığını, hangi davranışların suç unsuru olarak belirlendiğini, ülkelerin Ceza Kanunu olarak tanımladıkları kuralların içinde belirlenir. Bizim ülkemizde birinin gerçekleştirdiği eylemin suç olarak tabir edilebilmesi için Türk Ceza Kanunu'nda suç olarak belirlenmiş olması gerekir. Yapılan eyleme göre Türk Ceza Kanunu'nu doğrultusunda toplumumuzda bir çok kişi bağımsız yargı birimleri tarafından belirli bir süreç içerisinde soruşturma ve davanın görülmesi sonucunda cezalandırılmaktadır. Bu ceza seçeneğinden biri de Ceza Mahkemeleri tarafından tayin edilen adli para cezası ilamlarıdır. Bu yazıyla bir nebze olsun sizleri bu konuya ilişkin bilgilendirmek istedik.
Ceza Mahkemeleri tarafından bir çok suça ilişkin özellikle daha önce adli sicil kaydınız bulunmuyorsa, ya da daha anlaşılabilir tabirle sicil kaydınız bulunmuyorsa, bağımsız Hakimler tarafından yapılan Türk Ceza Kanunu doğrultusunda yapılan kovuşturma sonrasında karar verilir, bu kararlar uygulanmak üzere Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilir. Gerekli işlemler eninde sonunda Cumhuriyet Başsavcılıklarında bulunan personel tarafından kademeli olarak gerçekleştirilir.
Adli para cezasının işlem aşamaları nelerdir, nasıl uygulanır?
Kişiler bazen karşılıklı olarak birbirlerinden şikayetçi olmaları, bazen de res'en dediğimiz olaylar karşısında yapılan davranış ve fiili olaylar suç olarak kabul edilir. Türk Ceza Kanunu'nda suç olarak kabul edilen unsurlar Cumhuriyet Başsavcılıklarında görev yapan Cumhuriyet Savcısı tarafından birlikte çalıştıkları personel ve kolluk vasıtasıyla gerekli araştırma yapılması, delillerin toplanması, tarafların ifadelerinin alınması sonucunda soruşturma dosyası denilen evrak düzenlenir, bu süreçte taraflar şikayetçi (müşteki) ve şüpheli olarak tabir edilir. Düzenlenen soruşturma dosyasına ilişkin Cumhuriyet Savcısı Ağır Ceza Mahkemeleri ve Asliye Ceza Mahkemelerine hitaben suç unsuru olarak tespit ettiği ve dava açılmasının gerekli gördüğü (TCK Kapsamında) hususlara ilişkin İddianame düzenler. Düzenlenen iddianame sonrasında Ceza Mahkemelerinde görev yapan Hakimler tarafından incelemeler sonucunda İddianamenin kabulü yapılır, uygun görüldüğü taktirde ceza davası taraflar arasında açılmış olur.
Açılan ceza davası sonrasında yeni bir süreç başlar, bu süreçte taraflar yeniden dinlenir, deliller incelenir, gerekli görüldüğü takdirde yeni deliller eldi edilir ve sonuç olarak şüpheli sıfatıyla soruşturma aşamasında başlanan işlem suçlu olarak görülen taraf için sanık olarak devam ettirilir ve gerçekleştirilen eylemin sonucunda ceza alması durumunda hükümlü olarak Adliyeden ayrılır.
Hükümlü; cezası kesinleşene kadar herkes masumdur. Hükümlü; Ceza Mahkemeleri tarafından hakkında kesin karar verilmiş, itirazlar değerlendirilmiş, suçu kesinleşmiş ve bu suç sonrasında ceza almış kişidir. Örneğin daha önce adli sicil kaydı bulunmayan, ama suçu gerçekten işlemiş olduğu kanıtlanmış olan bir kişi hakkında 2.000,00 TL'sı adli para cezasına hüküm verildiğini farz edelim. Adli para cezası Asliye Ceza Mahkeme'lerinde görev yapan Hakimler tarafından yasalar çerçevesinde karara bağlanır, kararlar üzerinde kesinleşme işlemi denilen karanın artık net olduğu, itiraz ya da artık bu karardan geri dönüş olmadığını gösterir şekilde infaz dediğimiz cezanın uygulanması aşamasına gelinmek üzere Cumhuriyet Başsavcılıkları İlamat ve İnfaz Büroları'na UYAP üzerinden kayıt alınabilecek şekilde gönderilir. İlamat ve İnfaz Büroları'nda görevli Zabıt Katibi tanımını taşıyan personeller tarafından kayıt altına alınır. Çalışılan adliyelere göre iş bölümünde değişiklik gözlenebilir ancak, ilam denilen cezanın uygulanmasına imkan veren kesinleşme ve gerekçeli kararlar her adliyede Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından bu işlemlerin yapıldığı Zabıt Katiplerinin bulunduğu bürolar üzerinden gerçekleştirilir.
adalet.tv ailesi olarak APC yani adli para cezasını tamamen doğru halde araştırdık... Adli para cezası kayıt altına alındıktan sonra, görevli Cumhuriyet Savcısı (İnfaz Savcısı) tarafından incelenir, ilgili personele teslim edilir, ilgili personel (Zabıt Katibi) ilamı tekrar inceler, öncelikle ödeme emri denilen tebliğ evrakını düzenlen, ödeme emri hükümlünün bilinen son adresine, Mahkemenin hüküm kısmında belirlenen şartlara göre düzenlenir. Kimi zaman miktarına göre 10 taksit, kimi zaman 5 taksit yada Mahkeme ilamında hükümlünün cezasının infazına ilişkin taksitlendirme Mahkeme tarafından belirlenmemişse, Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından en fazla 3 taksit yapacak şekilde düzenleme yapılır. Düzenlenen ödeme emri yine Zabıt Katibi tarafından posta yoluyla hükümlünün bilinen en son adresine ıslak imzalı ve Başsavcılık Mühürü vurulmak suretiyle gönderilir. Bu ödeme emri hükümlünün eline geçtiği tarihten itibaren 30 günlük süre içinde tamamını tek seferde ödeme yada taksitler halinde ödeme imkanı bulunmaktadır. Ancak bir çok vatandaşımızın yanıldığı gibi, tebliğ tarihinden 30 gün sonrasında Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından taksitlendirme işlemi yapılamaz, bu sefer tek bir seferde toplam adli para cezasını ödeme durumu bulunamayan vatandaşlara ilişkin Kamu Yararına Çalışma şeklinde infaz değerlendirmesi yapılmaktadır.
Kamu Yararına Çalışma Cumhuriyet Başsavcılıkları kontrolünde Denetimli Serbestlik Müdürlükleri tarafından uygulanılan bir infaz çeşididir. Kamu Yararına Çalışma seçeneğine ilişkin hükümlünün cezası yasalar doğrultusunda Zabıt Katibi tarafından Adli Para Cezası'nın Hapis Cezasına Çevrilmesi Kararı yazılır. Bu karar Cumhuriyet Savcısı tarafından ve Zabıt Katibi tarafından UYAP üzerinden onaylanır, tekrar infazın gerekleştirilebilmesi için hükümlüye posta yoluyla Davetname gönderilir.
Davetnameyi alan hükümlünün başvuru süresi 10 gün olmakla birlikte resmi ikametgahının bulunduğu yada cezayı aldığı Mahkemenin bulunduğu Cumhuriyet Başsavcılığı'na şahsen başvuru yapması gerekmektedir. Bu adli para cezası yine Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Adli Sicil Şube Müdürlükleri arasında yapılan yazışma yoluyla şahsin Adli Sicil Kayıtlarına işletilir. Şahıs gerekli yasal süre içinde başvurusunu yapmadığı durumda hakkında Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından ilamın infazına ilişkin tüm Türkiye kapsamında yakalama emri çıkartılır. KİHBİ denilen kolluk sistemine uyarı verilir. Bu uyarı Cumhuriyet Savcısı ve Zabıt Katibi ekranları aracılığıyla elektronik imza kullanılmak suretiyle gerçekleştirilen yasal bir süreçtir. Kolluk (Polis-Jandarma) tarafından yakalanan şahıs Cumhuriyet Savcısının talimatı doğrultusunda Adliyelere (İlamat ve İnfaz Bürosu) getirilir, akabinde ilgili Zabıt Katibi tarafından ilam incelenir, taraflara sorulur, şahsa hakları anlatılır, ödeme emri ve davetname aşamalarının geçildiği, kendisine cezasının infazına ilişin gerekli tebliğlerin yasal süreler içinde yapıldığı, yakalama noktasında ya adli para cezasının tamamının ödenmesi gerektiği ya da ceza infaz kurumuna teslim işlemi yapılacağı beyan edilir. Adli para cezası ilamının tamamının ödenmesi durumunda hükümlü hakkında verilen yakalama emri kaldırılır, hükümlü serbest bırakılır. Ancak adli para cezasının ödenmemesi durumunda hükümlü adli para cezasının gün hesabı yapılarak kaç gün yapıyorsa o kadar gün indirimsiz cezasını infaz etmek üzere Açık Ceza İnfaz Kurumu'na teslim edilmek üzere kolluk güçlerine teslim edilir.
İnsanlar tarafından bilinen bir diğer yanlış bilgi de; adli para cezasına hüküm edilerek hakkında ceza verilen hükümlülerden tahsil edilen adli para cezalarının karşı tarafa ödemesinin yapıldığı bilgisidir. Bu yanlış bir bilgidir. Adli para cezaları Defterdarlık Muhasebe Müdürlükleri tarafından tahsil edilir, ve bu paralar Devlet Hazine'sine gider. Personel yada şahıs asla bu paralardan sorumlu değildir. Adli para cezaları infazı tamamlanmasının ardından Yerine Getirme fişi düzenlenmek suretiyle ilgili Mahkemesi'ne iade edilir.
Suç unsuru oluşturan olaylar Cumhuriyet Başsavcılıklarında Soruşturma Bürolarında soruşturma dosyası açılmak suretiyle Cumhuriyet Savcıları tarafından tarafların şikayetleri üzerine ya da res'en başlatılır, yine en son adım olan Cumhuriyet Başsavcılıkları İlamat ve İnfaz Büroları'nda uygulamaları tamamlanarak son bulur.
Hayatınızın hiç bir aşamasında her hangi bir cezaya maruz kalmanızı gerektirecek olaylar yaşamamanız temennimizle. Bir başka konu üzerinde paylaşımda bulunana kadar hoşça kalın.
