Abdulhamit Gül'den ABD adalet bakanına mektup!
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, ABD Adalet Bakan Vekili Monty Wilkinson’a bir mektup göndererek, Türk diplomatı şehit eden terörist Sasunyan'ın şartlı tahliyesini öngören mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu belirterek, Türkiye’nin tepkisini belirtmiş oldu.
Editör: adalet.tv
12 Mart 2021 - 19:39
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye'nin eski Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın katillerinden Hampig Sasunyan'ın ABD mahkemesince şartlı tahliyesine karar verilmesinden dolayı ABD Adalet Bakan Vekili Wilkinson’a bir mektup gönderdi.
Adalet Bakanı kaleme aldığı mektupta, Los Angeles’taki Türk Başkonsolos Arıkan’ın 28 Ocak 1982 tarihinde gerçekleşen terör saldırısında yaşamını yitirdiği olayı ve sonrasında yaşanan hukuki süreci anlattı. Başkonsolos Arıkan’ı vahşi bir biçimde öldüren terörist Hampig Sasunyan’ın şartlı tahliye talebinin Kaliforniya Valisi Gavin Newsom tarafından 25 Mayıs 2020 tarihinde reddedildiğini anımsatan Bakan Gül, “Kaliforniya Eyaleti Yüksek Mahkemesi’nin, 24 Şubat 2021 tarihinde Vali tarafından verilen ret kararının mahkeme önünde tekrar değerlendirilmesi talebini kabul etmesini ve mezkûr kararı kaldırmış olduğunu büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız” dedi.
BAKAN GÜL: TÜRKİYE’YE BİLGİ VERİLMEDİ
Türkiye’nin konuyu yakından takip etmesine rağmen bu durumla ilgili bilgi verilmediğine vurgu yapan Bakan Gül, Kaliforniya Şartlı Tahliye Duruşmaları Kurulu (BPH) ve Kaliforniya Valilerinin, Sasunyan’ın şartlı tahliye taleplerini, hem Türk hem Amerika halkı ve kamu güvenliğine yönelik bir tehdit teşkil etmeye devam ettiği gerekçesiyle reddettiğini hatırlattı. Bakan Gül, mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Sasunyan, alçakça işlediği suçtan ötürü şimdiye kadar samimi hiçbir pişmanlık göstermemiştir. Bu gerekçelerin geçerliliğini korumakta olduğunun altının çizilmesi mühimdir. Fırsat bulmaları halinde, Sasunyan ve takipçileri, son mahkeme kararından kesin surette cesaret alacaklar, tüm dünyadaki diplomatlar da dâhil olmak üzere masum insanları hedef almakta tereddüt etmeyeceklerdir.”
HEP AYNI TAKTİKLER KULLANILDI
Sasunyan’ın yargılamasında Başkonsolos Arıkan’a yapılan suikastın kasten öldürme olduğu tespit edildiğini vurgulayan Adalet Bakanı Gül, “Türk diplomatları hedef alan Ermeni terör örgütlerinin kullandığı taktiklerin aynısı kullanılmıştır. Nitekim terör örgütü (JCAG), terör saldırısının hemen ardından Sn. Arıkan’ın öldürülmesi sorumluluğunu üstlenmiştir. JCAG; 1973 ve 1991 yılları arasında ASALA ve ARA ile birlikte aralarında 31 diplomat ve bunların aile fertlerinin bulunduğu 58 kişinin canını almıştır. Diplomatlarımızın 4’ü, ABD toprakları üzerinde öldürülmüştür.” ifadesini kullandı.
Bakan Gül, mahkeme kararının, terörizm eylemlerini ve amaçlarını gerçekleştirmenin bir aracı olarak gören kişilere oldukça yanlış bir mesaj verdiğini kaydetti. Gül, “Sasunyan’ın şartlı tahliyesinin, kamu güvenliğine karşı yüksek bir tehlike riski teşkil etmeyeceğini ifade eden mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu değerlendirmekteyiz” ifadelerini kullandı.
BU İDEOJİ TOPLUMSAL TEHDİT OLUŞTURUR
Mahkeme kararının aksine, gerek Sasunyan’ın gerekse onu bu terör eylemini işlemeye yönlendiren ideolojinin toplumsal tehdit oluşturacağını kaydeden Bakan Gül, mektubunu şöyle sürdürdü:
“Teröristlerin yüceltilmesinin ve suçlarının mazur görülmesinin önlenmesi gerektiği konusunda bundan daha fazla hemfikir olamayacağımızı biliyorum. Basit bir ifadeyle, bunların engellenememesi, dehşet verici bu tür eylemlerin yeniden canlanması riskini taşımaktadır.”
Adalet Bakanı kaleme aldığı mektupta, Los Angeles’taki Türk Başkonsolos Arıkan’ın 28 Ocak 1982 tarihinde gerçekleşen terör saldırısında yaşamını yitirdiği olayı ve sonrasında yaşanan hukuki süreci anlattı. Başkonsolos Arıkan’ı vahşi bir biçimde öldüren terörist Hampig Sasunyan’ın şartlı tahliye talebinin Kaliforniya Valisi Gavin Newsom tarafından 25 Mayıs 2020 tarihinde reddedildiğini anımsatan Bakan Gül, “Kaliforniya Eyaleti Yüksek Mahkemesi’nin, 24 Şubat 2021 tarihinde Vali tarafından verilen ret kararının mahkeme önünde tekrar değerlendirilmesi talebini kabul etmesini ve mezkûr kararı kaldırmış olduğunu büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız” dedi.
BAKAN GÜL: TÜRKİYE’YE BİLGİ VERİLMEDİ
Türkiye’nin konuyu yakından takip etmesine rağmen bu durumla ilgili bilgi verilmediğine vurgu yapan Bakan Gül, Kaliforniya Şartlı Tahliye Duruşmaları Kurulu (BPH) ve Kaliforniya Valilerinin, Sasunyan’ın şartlı tahliye taleplerini, hem Türk hem Amerika halkı ve kamu güvenliğine yönelik bir tehdit teşkil etmeye devam ettiği gerekçesiyle reddettiğini hatırlattı. Bakan Gül, mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Sasunyan, alçakça işlediği suçtan ötürü şimdiye kadar samimi hiçbir pişmanlık göstermemiştir. Bu gerekçelerin geçerliliğini korumakta olduğunun altının çizilmesi mühimdir. Fırsat bulmaları halinde, Sasunyan ve takipçileri, son mahkeme kararından kesin surette cesaret alacaklar, tüm dünyadaki diplomatlar da dâhil olmak üzere masum insanları hedef almakta tereddüt etmeyeceklerdir.”
HEP AYNI TAKTİKLER KULLANILDI
Sasunyan’ın yargılamasında Başkonsolos Arıkan’a yapılan suikastın kasten öldürme olduğu tespit edildiğini vurgulayan Adalet Bakanı Gül, “Türk diplomatları hedef alan Ermeni terör örgütlerinin kullandığı taktiklerin aynısı kullanılmıştır. Nitekim terör örgütü (JCAG), terör saldırısının hemen ardından Sn. Arıkan’ın öldürülmesi sorumluluğunu üstlenmiştir. JCAG; 1973 ve 1991 yılları arasında ASALA ve ARA ile birlikte aralarında 31 diplomat ve bunların aile fertlerinin bulunduğu 58 kişinin canını almıştır. Diplomatlarımızın 4’ü, ABD toprakları üzerinde öldürülmüştür.” ifadesini kullandı.
Bakan Gül, mahkeme kararının, terörizm eylemlerini ve amaçlarını gerçekleştirmenin bir aracı olarak gören kişilere oldukça yanlış bir mesaj verdiğini kaydetti. Gül, “Sasunyan’ın şartlı tahliyesinin, kamu güvenliğine karşı yüksek bir tehlike riski teşkil etmeyeceğini ifade eden mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu değerlendirmekteyiz” ifadelerini kullandı.
BU İDEOJİ TOPLUMSAL TEHDİT OLUŞTURUR
Mahkeme kararının aksine, gerek Sasunyan’ın gerekse onu bu terör eylemini işlemeye yönlendiren ideolojinin toplumsal tehdit oluşturacağını kaydeden Bakan Gül, mektubunu şöyle sürdürdü:
“Teröristlerin yüceltilmesinin ve suçlarının mazur görülmesinin önlenmesi gerektiği konusunda bundan daha fazla hemfikir olamayacağımızı biliyorum. Basit bir ifadeyle, bunların engellenememesi, dehşet verici bu tür eylemlerin yeniden canlanması riskini taşımaktadır.”
